enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp

Kastamonu’da İlk Kadın Mitingi Neden, Ne Zaman ve Nasıl Yapılmıştı?

“Hanımlar!

Büyük felâketlerimiz önünde evlâtlarımızın, kardeşlerimizin kanıyla suladığımız yurtlarımızın işgaline, kardeşlerimizin felâketine susacak mıyız? Hayır hanımefendiler! Mağlubuz, silâhımız yok, fakat göğsümüzde imanımız, bütün dünyayı halk eden Allah’ımız var.

Kastamonu’da İlk Kadın Mitingi Neden, Ne Zaman ve Nasıl Yapılmıştı?
10 Aralık 2023 08:58 | Son Güncellenme: 10 Aralık 2023 09:39
A+
A-

  10 Aralık 1919 günü Kastamonu Müdafaa-i Hukuk Hanımlar Cemiyeti tarafından Kız Öğretmen Okulu’nun bahçesinde 3 binden fazla Kastamonulu hanımefendinin katılımıyla düzenlenen “İlk Türk Kadın Mitingi”nin 104. yıldönümü

 

PEKİ İLK KADIN MİTİNGİ NEDEN VE NASIL YAPILMIŞTI

Bilindiği gibi, 1914 yılında başlayan 1. Dünya Savaşı, arkasında yüz binlerce ölü ve yaralı bıraktıktan sonra 1918’de sona ermiştir. 30 Ekim 1918 tarihinde imzalanan Mondros Mütarekesine göre, ülkemiz yer yer işgal edilmiş; düşman çizmesi altına giren yerlerde, insanlık tarihinin kaydetmediği en ağır mezalim yapılmıştır. Masum insanlarımız öldürülmüş; evleri, barklan yakılıp yıkılmış; ırz ve namusları ayaklar altına alınmıştır. Kastamonulu hanımlar, Müdafaayı Hukuk Cemiyeti yararına gösterilecek bir filmin biletlerini satmak üzere bir komite kurmuşlardır.

Bu konudaki haber, Açıksöz gazetesinin 19 Ekim 1919 tarihli nüshasında yayınlanmıştır. Bu komitede görev alan hanımlar, muhtemelen Müdafaayı Hukuk Cemiyeti kadınlar şubesinin kurucuları olmuşlardır. Bu takdirde, söz konusu cemiyetin kadınlar şubesinin, 27 Eylül-19 Ekim 1919 tarihleri arasında kurulmuş olduğu söylenebilir. Kastamonulu kadınlar açısından çok önemli gördüğümüz bir konu ise onların düzenledikleri kadınlar mitingidir. Yurdumuzun yabancılar tarafından işgal edilmesini ve oralarda yapılan vahşetleri protesto etmek maksadıyla bir miting yapılması plânlanmış ve bu maksatla miting tertip heyeti kurulmuştur.

 

İlk Kadın Miting Tertip komitesinde kimler vardı?

1. Zekiye Hanım (Polis Müdürü Halil Bey’in eşi).
2. Kâmuran Hanım (Defterdar Ferit Bey’in eşi)
3. Saime Hanım (Sağlık Müdürü Ferruh Bey’in eşi)
4. Bedriye Hanım (Maarif Müdürü Talat Bey’in eşi)
5. Münire Hanım (Vilayet Mektupçusu Fuad Bey’in eşi)
6. Refika Hanım (Fırka Kumandanı Miralay Osman Bey’in kızı)
7. Neyyire Hanım (Reji Müdürü Ömer Bey’in kızı)

Mitingde; tertip komitesi başkanı olarak Zekiye Hanım, Darülmuallimat Müdiresi Hikmet Hanım ile
yardımcısı İclal Hanım ve Fırka Kumandanı Miralay Osman Bey’in kızı Refika Hanım birer konuşma
yapmışlar ve olaylardan duydukları üzüntüleri dile getirmişlerdir.

10 Aralık 1919 günü Kastamonu Müdafaa-i Hukuk Hanımlar Cemiyeti tarafından Kız Öğretmen Okulu’nun bahçesinde 3 binden fazla Kastamonulu hanımefendinin katılımıyla düzenlenen “İlk Türk Kadın Mitingi”nde  Miting tertip komitesi başkanı Zekiye Hanım’ın;

“Hanımlar!

Büyük felâketlerimiz önünde evlâtlarımızın, kardeşlerimizin kanıyla suladığımız yurtlarımızın işgaline, kardeşlerimizin felâketine susacak mıyız? Hayır hanımefendiler! Mağlubuz, silâhımız yok, fakat göğsümüzde imanımız, bütün dünyayı halk eden Allah’ımız var.

İşte biz de imanımıza ve Allah’ımıza istinaden haksızlara haksızlıklarını yüzlerine vurur ve cihan huzurunda ilân ettikleri adaleti talep ederiz.” sözleriyle başlayan ve tarihimizin altın sayfalarında yer alan Türkiye`nin ilk kadın mitingi Kastamonu’da yapılmıştır.

Yorumlar
  1. Ayşe Eser Baransel dedi ki:

    Bilmiyordum. Şimdi Kastamonu ve İnebolu’nun neden kurtuluş savaşında bu kadar önemli bir rol oynadığı anlaşılıyor. Yalnızca stratejik liman olması değil, bu koşullarda kadınların oynadığı rol de tesadüf değil demek bu. Bu yazıda bu mitingi organize eden hanımların adlarının yanında hangi erkağin kızı ya da eşi olduğu da belirtilmiş. Biraz içim burkuldu. Atatürk’ün kadınlara verdiği hakların önemi gözümde daha da arttı. Bugün yine böyle bir kadın mitingi düzenlense, düzenleyen kadınların yalnızca kendi adları ve meslekleri toplumda kabul görüp sayılmaları için yeterli olacaktır diye düşünüyorum.
    O zamanki koşullarda bu cesareti gösteren hanımefendilere ve onlara köstek değil destek olan beyefendilere de şükranlarımı sunuyorum. Ruhları şad olsun.