enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp

Ak Partilileri Tebrik Etmemiz Gerekiyor (Biz Olsak Sokağa Çıkamazdık)

2010 yılıydı Saadet Partisi Bağcılar ilçe başkan yardımcısıyım. Genel Başkan sayın Numan Kurtulmuş, İlçe başkanımız Ali Bozkurt, il sorumlumuz Ali Sezai Bağce idi. 2009 yerel seçimlerde Türkiye geneli toplamda yüzde 5.4 oy almışız.

Ak Partilileri Tebrik Etmemiz Gerekiyor (Biz Olsak Sokağa Çıkamazdık)
10 Eylül 2022 05:30 | Son Güncellenme: 10 Eylül 2022 06:44
A+
A-

Ben o olaylı kongrede memlekette izindeydim. Sonra geldik mutat çalışmalara başladık. İlk zamanlar kimse rengini belli etmese de ortalık yukarıdan aşağı fokur fokur kaynıyordu.

İl toplantıları, ilçe divanları ve toplantılar yapıyoruz ama moraller bozuktu. Artık son zamanlarda renkler belli olmaya başlamış fikir ayrılıkları ortaya çıkmaya başlamıştı. İlçe icrasında ve yönetiminde tartışmalar başlamıştı. Herkes konuşmaya kendini Milli Görüşçü olduğunu beyan ederek başlasa da genel başkandan yana tavrını koyanlar ile Erbakan’dan yana tavrını koyanlar belli olmaya saflar netleşmeye başlamıştı. Ancak bunlara rağmen dışarıya karşı çok şey belli etmemeye çalışıyorduk ama her geçen gün tansiyon da yükseliyordu.

Aslında 40 kişilik Bağcılar ilçe yönetiminden; ilçe başkanı, il sorumlusu ve ilçe icra ve yönetiminden 3-4 kişi tavrını sayın Numan Kurtulmuştan yana koymuştu. Geri kalan 30-40 kişinin tavrı çok netti ve elbette Erbakan’dı. Ancak İl yönetimi ile iletişimi yapanlar Numan beyden yana tavır alanlardan olunca İstanbul il teşkilatına ve genel merkeze Bağcılar Saadet’in tamamının Numan Kurtulmuştan yana olduğu dedikodusu yayılmış. Tabi bizim bundan çok sonra haberimiz olmuştu…

Ayrışma tartışmalarında ilçe icrası olarak toplanmıştık. Artık hülle partisi kuracakları belli olmuştu. Tartışmalar vardı, herkes söz aldı. Söz sırası bana da geldi ve özet olarak şunu söylemiştim. Elimize bir kağıt alalım ve şunu yazalım: “SİZLER AYRILINCA PARTİDE KURSANIZ VEYA KURMASANIZDA KESİNLİKLE AK PARTİYE KATILACAKSINIZ” yazdığımız bu kağıtları da eve gidince eşimizin çeyiz sandığına saklayalım bir gün gelir açıp okuruz” demiştim.

O gün ayrılmak isteyenlerin hepsi bu sözüme itiraz ettiler ve kesinlikle Ak Partiye katılmayacaklarını, öyle bir durum olursa da geri dönüp geleceklerini altını çize çize beyan etmişlerdi…

Sonra ne mi oldu. Hepsi tıpış tıpış Ak Partiye katıldılar ve geri dönen hiç olmadı gibi. Hatta o hırs ve azimle bizlere de bayağı hakaretlerde bulundular.!

Neyse konumuza dönelim. Tartışmaların ayyuka çıktığı bir hafta, İl sorumlumuz toplantıya geldi ve il başkanlığının direktiflerini aktarıyordu. Her mahallede çalışma, üye yapma, Bağcılar meydanda stant açma falan deyince, ben dedim ki Şimdi biz bu tartışmalar devam ederken nasıl sahaya çıkıp ta üye yapacağız, nasıl stant açacağız ve nasıl insanlarla diyalog kuracağız? Sanki hiç bir şey yokmuş gibi nasıl davranacağız ki? Sokaktaki insan normal zamanda genel başkanı tanımaz ama böyle kaos zamanı ise tüm ayrıntıyı bilir ve “Erbakan’la Numan niçin anlaşamıyorlar” vb. en hoşlanmadığın soruyu soruverir. Ve ne cevap verirsen ver ama tatminde olmaz. Sende içten içe sinir olursun. İşte bu nedenlerden dolayı inanın hepimizde bir suçluluk psikolojisi vardı. Bu durum Türkiye’nin her bir köşesinde aynıydı sanki..

Öyle bir suçluluk psikolojisi ki;

* Sanki Enflasyonu biz patlatmıştık.

* Sanki İşsizliği biz zirve yaptırmıştık.

* Sanki Milleti kuru soğana biz muhtaç etmiştik.

* Sanki Erbakan hocamızın çevresindekilerin yolsuzluk, hırsızlık vb. belgeleri çıkmıştı.

* Sanki Erbakan hükümetimiz A’dan Z’ye Zam üstüne zam yapıyordu.

* Sanki Ülkeyi FAİZE biz mahkum etmiştik.

* Sanki abd’yle işbirliği yapıp IRAK tezkeresi için biz çabalamıştık.

* Sanki Katil İsrail Başbakanını çılgınlar gibi biz alkışlamıştık.

* Sanki Barzani’ye “Türkiye seninle gurur duyuyor” diye biz tempo tutmuştuk.

* Sanki APO’nun mektubunu okumuş ve megri megri ateş üstünden biz atlıyorduk.

* Sanki Erbakan “Gazze’ye gitmemize kimse engel olamaz” diye racon kesmiş ama 10 yıldır da bir türlü gidemiyordu.

* Sanki Ülkeyi borca biz esir etmiştik…

* Sanki Kıbrıs’ı elden çıkarmak için Annan planını biz kabul etmiştik.

* Sanki Zinayı biz serbest bırakmıştık.

Elbette bunların hiç birini bizimkiler yapmamıştı. Yapmazlardı da zaten..!

Ama sahaya çıkıpta hiç bir şey olmamış gibi davranmayı da beceremedik ve beceremezdikte.

Nitekim de öyle oldu ve o çalışmaların hiç birini maalesef yapamamıştık.

Sadece bizim Genel başkan ve ekibi gizlice Saadet Partisini Ak Partiye yamama çalışmaları yapıyormuş işte sokağa çıkacak mecalimiz bu yüzden kalmamıştı bizim.

 

PEKİ NEDEN Mİ AK PARTİLİLERİ TEBRİK EDİYORUM?

Şimdi neden Ak Partilileri tebrik ediyorum, nedenini anlatmaya çalışacağım. Biz Saadet Partililer sadece mevcut genel başkan ile Milli Görüş liderimiz Mücahit Erbakan hocamızın fikir ayrılıkları nedeniyle kendimizdw sokağa çıkacak motivasyon bulamamıştık. Hemde yöneticilerimizin kimseye ve Ülkemize bir gram zararı olmadığı halde çıkamamıştık sokaklara…

Ak Partili kardeşlerimiz ise;

* Enflasyon % 5 olacak diye vaat edip Tuike göre yüzde 100 ün üstüne çıkarmalarına rağmen.

* Dolar 3 TL’yi geçmeyecek diye söz verip 20 TL’yi bulmasına rağmen.

* İşsizlik yüzde 5’in altına düşecek diye vaat edip yüzde 35-40’lara ulaşmasına rağmen.

* Mazot benzin çok ucuz olacak deyip 30 TL yapmalarına rağmen.

* “SEN KATİLSİN ÖLDÜRMEYİ İYİ BİLİRSİN” dedikleri İsrail ile DOST olmalarına rağmen.

* Faize karşıyız deyip ama 20 yıldır 900 MİLYAR DOLAR FAİZ ödemelerine rağmen.

* Kumara HARAM deyip DEVLET eliyle her gün kumar oynatmalarına rağmen.

* Kendi ifadeleri ile 2 olan içki fabrikasını 18’e çıkarmalarına rağmen.

* Dönemlerinde 35 MİLYON İCRA Dosyası oluşmasına rağmen.

* Bayram ve Kurban kredisi adı altında FAİZİ teşvik etmelerine rağmen.

* Eskiden küfrettikleri BOP EŞBAŞKANLIĞINI almalarına rağmen.

* Yahudi üstün Cesaret Madalyasını kabul etmelerine rağmen.

* Ülkenin borcunu 50 Milyar dolardan 900 MİLYAR dolara çıkarmalarına rağmen.

* Sadece 2022 bütçesine 340 MİLYAR FAİZ ödemesi koymalarına rağmen.

* IRAK, SURİYE ve LİBYA’nın tarumar olmasına göz yumup hatta abd, fransa ve nato ile işbirliği yapmış olmalarına rağmen.

* FETÖYÜ bu ülkenin başına bela etmelerine rağmen.

* Vatandaşı, Kurumları ve Devleti BORCA ESİR etmelerine rağmen.

* Tarımda kendi kendine yeten ülkemizi SAMANA, SOĞANA, PATATESE, ŞEKERE, YAĞA MUHTAÇ etmişler olmalarına rağmen.

* Bugün en çok övündükleri İHA ve SİHA’ya ilk dönemlerde yüzüne bile bakmamalarına rağmen.

* Eğitimi yap boza çevirmelerine rağmen.

* Yolsuzluk ve rüşvette zirve yapmış olmalarına rağmen.

* Daha dün Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız diye övdükleri insanlara bugün HAİN damgası vurmalarına rağmen.

* Borsanın yüzde 75’ini ve Bankaların yüzde 65’ini yabancılara satmış olmalarına rağmen.

* Çok savundukları Havuz Sistemi, İslam Birliği ve Faizsiz bir sistem kurmayı tamamen unutmuş olmalarına rağmen.

* Erbakan’ın kurduğu tüm fabrikaları ya satmışlar ya peşkeş çekmelerine rağmen.

* Ülkeyi Adalet ve Hukukta Dünya sonuncusu yapmalarına rağmen.

* Devraldıklarında Dünya üçüncüsü olan Milli Takım’ı Dünya ÜÇÜNCÜ LİGİNE Düşürmüşlerine rağmen.

* Yine 150 MİLYAR DOLARIMIZ var diye çok övündükleri Merkez Bankasında bir kuruş bırakmamışlarına rağmen.

* Toki ve Emlak Konut ile dar gelirli tüm aileleri 20 yıl faizle borçlandırmalarına rağmen.

* Mavi Marmara’da geri adım atmalarına rağmen.

* Apo ve Pkk ile görüşmelerine rağmen.

* Bakara-Makara diyen adamı Büyükelçi yapmalarına rağmen.

* Her gün bir yerde bir adamları uyuşturucu, kaçakçı, rüşvet vb. olaylar patlak vermesine rağmen.

* 2023 yılında kişi başı gelir 20 bin dolar yapacağız diye vaat edip şimdi açlığa mahkum etmelerine rağmen

* Daha dün MİLLİ KAHRAMAN ilan ettikleri Sedat Peker’in onlarca iddialarına rağmen.

 

Daha neler neler say say bitmiyor.

Ancak bunların hiç biri Ak Partili kardeşlerimizin moralini bozmuyor ve bozamıyor. Ve sosyal medyada olsun sahada olsun çalışmalarına ısrarla devam edebiliyorlar. Ak Partili kardeşlerim 20 yıldır bu ülkeyi tek başına yönetmelerine rağmen 2023 söylemlerinin hiç biri tutmamasına rağmen şimdi çıkıp 2053 hatta 2071 hedeflerini rahatça anlatabiliyorlar.

Ak Partili kardeşlerim; hiç geriye dönüp bizimkiler ne demişti ama ne yapıyorlar diye sorgulamıyorlar bile.

Gerçekten de Helal Olsun bu motivasyonlarına

Şimdi düşünüyorum da; Bizler sayın Numan Kurtulmuş sadece partiyi bölüyor diye sokağa çıkamaz hale gelmiştik. Ya birde bunları yapanlar bizim parti iktidarı olsaydı var ya; herhalde bizler Japonlar gibi her birimiz HARAKİRİ yapmayı düşünürdük kanımca.! Allah (c.c) bizi korumuş çok şükür.!

Vesselam

Yorumlar
  1. Akif Efendi dedi ki:

    4 güç medya millete narkoz verip tüm bu gerçeklerin üzerini örtüyor. Bu milleti ancak milli görüşü oksijeni narkozdan kurtatırır ama doktora taşlıyor evine almıyor hasta olduğunu kabul edip hastaneye gitmiyor. Değişmeye direniyor. Kaderi ilahi ve sinnetıllah gereği kendini değiştirmek içşn adım atmadığı sürece Allah da bu toplumun durumunu değiştirmiyecektir. Maazalah başını gözünü kanatmadan milli görüşüşe gelmesi duamız ve çalışmamızdır. Nasıl olsa gelecel ama biz istiyoruzki kafayı yarmadan gelsin inşaALLAH.