Kemal Kılıçdaroğlu Ne Yapmaya Çalışıyor

Genel başkan olduktan sonra partisini eski CHP anlayışından ve yaklaşımından kurtarmak için uzun yıllar mücadele etti ve bence başardı da…

Eski CHP’nin halktan ve dini değerlerimizden uzak ve sadece “Atatürk ve laiklik” üzerine siyaset yapan, üretmeyen, ötekileştiren, kamplaştıran bir tutumu vardı. Eski CHP derken 90’lı yıllardan sonraki CHP’den bahsediyorum. 2007’deki 367 garabeti buna en iyi örnek bence.. Aslında bugün o günkü Chp’nin yaptığı hukuksuzluğun ve anti demokratlığın cezasını çekiyoruz hep birlikte…

EZAN ARAPÇA ve EVRENSELDİR

“Ezan Türkçe okunmalıdır” diyen bir vekili partiden ihraç etmesi ve Ezan evrenseldir ve Arapçadır” açıklaması çok önemli ve yerindeydi. Geçmişteki başörtü yasağı ve tutumu için özür dilemesi ve parti içinde bu konularla uğraşanlara prim vermemesi takdire şayan bir tutum oldu.

Kilometrelerce ADALET yürüyüşü yapması çoğu dengeleri değiştirdi ve iktidar çevresinin ayarlarının bozulmasına yol açmış oldu.

kemal-kilicdaroglu-ne-yapmaya-calisiyor

BAŞKANLIK SİSTEMİ REFARANDUMU

Referandum sürecinde sayın Temel Karamollaoğlu ile birlikte akıllı siyaseti ve muhalefeti belki sandıktan “hayır” çıkaramadı ama muhalefetin % 48.5 oy oranına ulaşması ve birlik içinde bir görüntü vermesi başarının ilk adımlarıydı.

Referandumda muhalefet cephesinde sadece 3 parti vardı. Chp, Saadet ve birde Hdp.. Sayın Meral Akşener ve arkadaşları Mhp’den yeni ayrıldıkları için henüz parti kurmamışlardı.

Referandumun kabul edilmesiyle birlikte İktidarın meclisten uyum yasalarını çıkarması gerekiyordu. Ancak yerel seçimlerde yaşanacak muhtemel sıkıntılar nedeniyle muhalefeti de hazırlıksız yakaladıklarını düşünerek oldu bitti bir ittifak yasası ile baskın seçim kararı alıverdiler.

İKTİDAR VE MUHALEFET ADETA SATRANÇ OYNADILAR

Bu ittifak yasası ile Ak Parti ve Mhp kolayca ittifak yapacak ama muhalefet bir araya gelemeyeceği öngörülmüştü. Hatta yeni kurulan İYİ Partininde bir şekilde seçime sokulmayacağı varsayımıyla Cumhur ittifakı TBMM’de en az 400 sandalye hesabı yapıyordu. Ancak Akp ve Mhp’nin evdeki hesabı çarşıya uymadı. İYİ Partiye kurulan tuzak Kemal Kılıçdaroğlu’nun müdahalesi ile birden çöküverdi.

CHP, İYİ Partinin seçimlere girebilmesi için 15 vekilini istifa ettirip İYİ Partiye geçmesini sağlayınca iktidar cephesinin yaptığı planlar suya düşmüş oldu.

Seçime kısa süre kalmasına rağmen Chp, Saadet ve İyi Partinin birlikte hareket etmesi tüm dengeleri değiştirdi. CB adaylarına verilen imza desteği ve yapamazlar diye düşünülen seçim işbirliği yine seçim kazandırmadı ama Cumhur ittifakının dengesini iyice bozmuş oldu. Hele birde sayın Meral Akşener’in taktik hatası olmasaydı ve Abdullah Gül çatı aday olarak kabul görseydi çok farklı bir siyasi anlayış ve bir Türkiye görmüş olacaktık.

Seçimlerde sonra İYİ Partiye kurulan tuzaklarla bayağı zor günler yaşamaya ve bölünmeye başlamıştı ki yine burada devreye sayın Kılıçdaroğlu girdi ve Chp vekillerini Cnntürk’e çıkmalarını yasaklayıverdi.

O güne kadar ekranlara çıkarılmayan İYİ partili vekiller bu fırsatı sayın Yavuz Ağıralioğlu, Ümit Dikbayır, Musallat Dervişoğlu çok iyi kullandılar. Birde İYİ Partinin saha çalışmaların ve sayın Akşener’in üstün performansı % 13-14 bandına oturmuş oldular.

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu belki CHP’nin oylarını % 30-35 bandına çıkaramamış olabilir. Peki çıksaydı ne olurdu?

Hiç bir şey..!

Çünkü iktidar tarafı da Chp’nin yükselmesini istiyor ve bu şekilde kamplaştırarak ve ötekileştirerek daha kolay seçim kazanacaklarını düşünüyorlar. Bu düşüncelerinde de çok haklılar..
Ama sayın Kılıçdaroğlu tüm sıkıntılara rağmen muhalefetin tamamının güçlenmesini ve söz sahibi olmasını bizzat destekleyerek içeriden ve dışarıdan yapılan tüm planları bozmuş oldu.

3’lü Seçim ittifakında en büyük parti olduklarından ekstradan kazanacakları vekiller için bile hiç pazarlık vb. bir şey olmamasına rağmen partisinin kontenjanından Saadet Partili 5, 6 vekil adayını listesine koyması demokrasi mücadelesindeki rolünü bir kez daha göstermiş oldu. 6 vekil adayından 3’ü kazanmıştı ama bir vekil yurt dışı oylarının eklenmesiyle düşmüştü ama bu ince hesaplar Cumhur ittifakını seçim kazanmasına rağmen istediklerini elde edememesi nedeniyle sinirlerini iyice bozulmasına sebep oluyordu. Çünkü iktidar 400 vekil beklerken toplamda 330 civarı vekil çıkarabildiler. İstedikleri olsaydı muhalefet ne yerel seçimlerde ne de bundan sonraki seçimlerde kesinlikle başarılı olamazdı.

kemal-kilicdaroglu-ne-yapmaya-calisiyor

CHP 30 YIL SONRA SEÇİM KAZANDI

İşte bu gayretler, mücadeleler ve sonuçlar yerel seçimlere yansıdı. Sayın Meral Akşener, Kemal Kılıçdaroğlu ve Temel Karamollaoğlu’nun olağanüstü mücadelesi ve azmi yerel seçimlerde muhalefet kanadına büyük başarı ve özgüven getirmesine sebep oldu. Ankara, İstanbul, Antalya, Adana vb. bir çok yerde adaylarında eski chp adaylarından çok farklı olması nedeniyle seçimleri kazandılar. Başkan adayların aday gösterilmesi ve ısrar edilmesinde hatta seçim çalışmalarında adayların ön plana çıkmasında sayın Kılıçdaroğlu’nun rolü büyüktü elbette…

Aslında yerel seçimlerin başarısı 2014 yılından geliyordu. 2014 yılında da Ankara’da Chp kazanmış ama son anda kaybetmişti. İstanbul’da da Mustafa Sarıgül aday gösterilmiş Ak Parti rahmetli Kadir Topbaş beyi değiştirmek istemesine rağmen anketlerde göstermek istediği 3 adayda Sarıgül’e karşı kaybettiğinden dolay yine istemeyerek te olsa “Kadir Abi” formülüyle kazandığını gördü ve aday göstermek zorunda kalmıştı. Siyasette doğru adım atmak, halkın sorunlarına kafa yormak, değerlerle kavga etmemek, istikrar yakalamak ve uygun adaylar çıkarmak başarıyı getirmiş oldu.

Cumhur ittifakı sayın Kemal Kılıçdaroğlu beyi CB adayı yapmak için çok uğraşıyor ama Kemal bey bu konuda gaza gelmiyor ve kendi aday olduğunda bunun Akp’nin işine geleceğini iyi bildiğinden iktidar çevrelerine bu fırsatı vermiyor. İşte bu yüzden iktidar Chp üzerinden başka projeler geliştirmeye başladı. 1989 seçimlerinden sonra en başarılı dönemi görmesine rağmen sayın İnce ve Sarıgül harekatı boşu boşuna yapılmıyor. Ancak bu projede başarısız olacağa benziyor. Çünkü yerel seçimlerde Dsp üzerinden yapılan bu taktik Silivri ilçesi dışında pek başarılı olmamıştı. Muhalif seçmen neyin ne olduğunu görecek bilinçte ve ferasette artık. Dolaylı da olsa kandırılmaya meyilli değil…

Sayın Kılıçdaroğlu’nun liderliğinde muhalefetin iktidar tarafından artık oy almaya başlaması çok önemli… En son yapılan CB seçimlerinde sayın Muharrem İnce % 31 oy almış olabilir ama muhalefetin oylarını almıştı. Burda önemli olan iktidar tarafının oylarını alması gerekiyordu. Muhalefet olarak istersen % 48 alsaydı ne değişecekti ki?

Elbette hiç bir şey.!

Yerel seçimlerde ne oldu peki?

Başkan adayları Cumhur ittifakından da oy aldıkları için seçimleri kazandılar. Önemli olanda buydu zaten değil mi? Yenilenen İstanbul seçimlerinde sayın İmamoğlu değil de sayın Muharrem İnce olsaydı 800 bin oy fark atması kesinlikle mümkün olmazdı ve hatta fark yerdi.

Çünkü sayın İnce’ye bırakın cumhur ittifakından oy gelmesini Chp dışından muhalefetten bile oy gelmedi imkansızdı. Cumhur ittifakınında istediği buydu zaten..

2019 Yerel seçimlerin ardından sayın Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan beyinde Cumhur ittifakından kopması ve muhafetle hareket etmesi dengeleri daha da değiştireceğe ve Millet itifakının çoğunluğu ve başkanlığı ele geçireceğe benziyor. Ve hatta yapılan tüm anketlerde bu yönde…

Seçimler ne zaman olur bilemem ama Muhalefet; sayın Kılıçdaroğlu, sayın Karamollaoğlu ve sayın Akşener ile iyi bir uyum sağladı. Artık bunlara sayın Davutoğlu ve sayın Babacan’ın hatta Demokrat parti genel başkanı sayın Gültekin Uysal beyin katılımı ve daha da katılacakların olması seçimler için şimdiden büyük avantaj sağlamış oldu.

İktidar tarafının sürekli eski Chp, hdp ve pkk üzerinden siyaset üretmesi gündemi değiştirmeye çabalamasından başka bir şeye yaramadığını göstermesi açısından önemli bir durum. İktidarın bu şekilde insanları; kamplaştırarak, ötekileştirek ve muhalefeti bölerek bazılarını baraj altı bırakmak dışında seçim kazanması çok ama çok zor görünüyor..

Bugün yandaş medyanın ve trollerin yalan yanlış haberleri ve algı operasyonlarıyla anlaşılmasa da bundan 10-15 yıl sonra bugünkü muhalefet liderlerinin son 3-4 yılda verdikleri siyasi mücadele tarihe altın harflerle yazılacak ve okunacaktır diye düşünüyorum.

Peki sayın Kılıçdaroğlu ne yapmaya çalışıyor?

Bence çok iyi şeyler yapıyor, adalet istiyor, hukuk istiyor, değerlerimize hakaret etmiyor ve ettirmiyor, kimlik siyaseti yapmıyor, Chp’yi değiştiriyor, hamaset ve gösteriş yapmıyor, tuzağa düşmüyor, sabırlı ve demokrat davranıyor, oğlunu askere gönderiyor, Kudüs mitingine ve Erbakan’ı anma programlarına katılıyor, Cumhur ittifakının dengesini bozuyor, muhalefeti bir bütün olarak görüyor ve ittifakın hakkını veriyor… Daha ne yapsın ki?

Haaa birde bol bol tazminat ödüyor…

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu beye parti içinde ve genelde verdiği demokrasi ve adalet mücadelesini aynı azim ve kararlılıkla devam etmesini temenni ediyor sağlık, sıhhat ve afiyetler diliyorum.

Selam ve dua ile…