enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp

Bugün 5 Nisan Avukatlar Günü (Avukatlar Günü Kutlu Olsun)

Avukatlar topluma kendilerini kabul ettiremeyen meslek gurupları arasında birinci sırada gelir diye düşünüyorum. Toplumun kafasındaki avukatlık algısı ile Avukatların yaptığı iş, hizmet arasında ucurumlar olduğunu görüyoruz, maalesef bu uçurum kolay kolay kapanacak gibide durmuyor.

Bugün 5 Nisan Avukatlar Günü (Avukatlar Günü Kutlu Olsun)
5 Nisan 2024 12:00 | Son Güncellenme: 5 Nisan 2024 12:43
A+
A-

Dünya Avukatlar Günü ne zaman? 5 Nisan Avukatlar Günü Neden? Dünya Avukatlar Günü Ne Zaman 2024? Hukukçular günü var mı? Dünya Avukatlar Günü, Avukatlar Günü mesajı, Türkiye Avukatlar Günü

 

Avukatların günü mü olurmuş para için yapmayacakları şey yok diyende oluyor, arayarak yada mesajla kutlayan da oluyor.

Avukatlar topluma kendilerini kabul ettiremeyen meslek gurupları arasında birinci sırada gelir diye düşünüyorum. Toplumun kafasındaki avukatlık algısı ile Avukatların yaptığı iş, hizmet arasında uçurumlar olduğunu görüyoruz, maalesef bu uçurum kolay kolay kapanacak gibi de durmuyor.

Avukatlara genelde sorulan sorular, “hiç dava kaybettin mi”, “haksız olduğunu bildiğin kişiyi savunur musun”, “cinsel suç işleyenleri savunur musun” “garibanın evinde haciz yapıyor musun” gibi sorulardır. Bu soruların bilinçaltında avukat hak dağıtan, para alarak haklıyı haksız çıkaran, para için savunulmayacak kişiyi savunup haklı çıkaran, garibanın evini haciz yapıp eşyalarını alıp götüren vs vs vs olumsuz bir karakter yatmaktadır.

  Avukatların aldığı paradan başlayalım, mesleğe ilk başladığımızda bir meslek büyüğümüzün tavsiyesi şöyle idi, “sakın parasız iş yapmayın, acıdığınız için para almadan yardımcı olduğunuz kişinin karşı tarafı durumu öğrenirse kapınıza dayanır, “benim karşı tarafımdaki kişiden para alsan anlarım, parasını almış avukatlığını yapıyor derim, bedava yaptığına göre bana bir husumetin mi var, neden bana karşı mücadele eden kişiye bedava yardımcı oluyorsun” derse cevap vermezsiniz, demişti. Evet, avukatlar insanların hak arama mücadelesinde onlara yardımcı olan, yol gösteren kişilerdir. Bu yardımı da para karşılığı yaparlar, diğer tarafa husumetleri olduğu için değil. (Keşke avukatların başka geçim kaynağı olsa, bedelini devlet verse avukatın hak aramada yardımcı olduğu kişi ile hiç para konusu olmasa ama şimdilik yaptığı işin karşılığını müvekkilinden almak zorundadır. görünen bir sermaye de olmadığı için avukata verilen ücret her zaman tartışma konusu olmuştur.) Hak arama mücadelesinde karşı tarafınızın avukatı sizi tanımaz, müvekkili kendisi ile anlaştığı için onu savunur, yoksa size herhangi bir özel tavrı yoktur.


Avukat hak dağıtmaz haklıyı haksızı belirlemez, belirleyemez. Kendisi ile anlaşan, hukuk mücadelesinde kendisinden yardım isteyen kişinin hakkını elde etmesi için ona yardımcı olur, yol gösterir, delilleri toplanmasını sağlar, müvekkilinin mahkeme tarafından anlaşılmasını sağlar, vs.vs görevleri vardır. Haklıyı haksızı en nihayetinde çeşitli derecelerdeki mahkemeler belirler. Aslında çoğu zaman haklı-haksız kavramları da tartışmalıdır, genellikle salt haklı yada haksız durumu olmayıp, ortanın bulunması söz konusu olmaktadır. Çoğu zaman hiç kimse istediğinin tamamını alamaz, yada tamamen kaybetmez. bu açıdan bakınca davayı kaybetmiş gibi görünen kişide bir takım kazanımlar elde etmiş olabilir, böyle durumlarda avukat davayı kaybetmiş gibi görünse de müvekkiline bir takım menfaatler sağlamış olabilir.

 Avukatların mahkemede nasıl yalan konuştuklarına, yalanı doğru gibi savunduklarına dair her kesin bir anısı vardır. Hatta mahkemede yalancı şahitlik yapan kişiyi toplum “ne yapsın mecbur kaldı” gibi gerekçelerle mazur görebildiği halde, yalan şahitlik yapan kişinin ifadesini tekrarlayan Avukata “ utanmadan nasılda yalan konuşuyor” diyerek bir dünya hakaret edebilmektedir. Avukatlar mahkemelerde savundukları olayın görgü tanığı, şahidi değillerdir. Kendilerine, müvekkillerinin yada şahitlerin anlattığı olayı hukuki kalıplara koyarak mahkemeye aktarmaktadır. Yerine göre insanların günlerce gelip-gidip avukata aktardığı meseleyi, avukat birkaç dakikada mahkemeye aktarmaktadır. Kişi sorununu kendisi direk mahkeme anlatmaya kalksa duruşma saatinde kişinin uzun uzun anlatmasına zaman olmadığı için “yazda getir” deyip dinlenilememekte, derdini anlatamamaktadır.

Aslında avukatlar kara gün dostudur, öyle zamanlar olur ki, yanınızda avukatınız dan başkasını göremezsiniz, Neyse bu avukatlık meselesi çok su götürür, mesleklerin iyisi kötüsü yoktur, insanları iyisi kötüsü vardır, her meslek iyi insanların elinde iyi, kötü insanların elinde kötü olabilmektedir. Rabbim bizlere Hak aramak zorunda kalmayacağımız, hakkımıza saldırının olmadığı günler nasip eylesin. Dostlar, avukat ofislerine sadece muhabbete gitmenizi diliyorum.

Yorumlar
  1. Anonim dedi ki:

    Birde avukatlığın yazılmamış taraflarıyla tanıştık ki bu durumlar için kendine bile avukatlık yapamayacağı şeyler. kısacası şöyle yargılandığınız yada taraf olup kazandırdığınız şeyler ve kişiler insanlığı yok etse bile büyük yargıç tarafından sizede sunulmuş olan olan akıl vicdan ve merhamet yokmuş ve ya kullanma hakkınız yokmuş gibi yapıyorsunuz ya işte bunlardan dolayı karşı tavır oluşuyor.