Bir Pazaryerinin Bana Hatırlattıkları (Yaşanmış Köy Hikayeleri)

Kastamonu Taşköprü Çiftlik Pazaryeri (Yaşanmış Köy Hikayeleri)

Çiftlik Pazaryerinin bizim akranlarımızda çok hikayesi vardır. 5-6 yıl önce Milletvekilliği adaylığım sırasındaki çalışmalar için gittiğim Cide’nin Soğuksu diye bir yeri var. Bu yer tıpkı bizim Pazaryeri gibi 10-15 köyün ortak pazar yeri. Tek farkı var hala canlı, hala heyecanlı ve hala yaşam var oralarda. Tıpkı bizim Çiftlik Pazar yerinin 25- 30 yıl önceki hali gibi..

Çiftlik Pazaryerinin tekrar canlandırılması için başta Orman deposunu açılması ve eskisi gibi istihdam oluşturulması gerekiyor. Mobilya ve kapı üzerine marka olan Tosya’nın  da yakın olması sebebiyle burada Tosya sanayisi ile işbirliği yapılabilir diye düşünüyorum. Hatta beşon, palet, meyve ve sebze kasaları vb. pazarlaması kolay ürünlerin üretimi yapılabilir ve de toplamda ilk etapta 50 kişilik istihdam sağlanabilirse ve başta ilkokul, itfaiye, karakol vb. kurumlarda tekrar açılırsa buralarda hayat tekrar başlayabilir diye düşünüyorum. Ve canlılığında elzem olduğuna inanıyorum.

İstanbul’un ve Ankara’nın halini görüyoruz. Devlet BABA buralarda tekrar yaşamayı teşvik etmeli bizlere. Gerekirse buralarda yaşamak isteyenleri erken emekli etmeli, hayvan desteği falan vermeli ki köyler tekrar canlansın. Ki yeni yeni hikayeler yazılsın buralarda. Çükündür yetişsin, depo tomruklarla dolsun. Kuzular melesin, inekler böğürsün. Okulun bahçesinde Çocuklar top oynasın. 23 Nisanlar tekrar kutlansın…

            İşte Kastamonu Taşköprü Çiftlik Pazaryerinin bana Hatırlattıkları 

Sabah erkenden bir iş için Tosya’ya gidip Cuma namazı için Çiftlik Camisine yetiştik. Zaten niyetimizde buydu. Çiftlik Cami o gün bayram günü gibi doluydu maşallah. Zaten Bayram tatili için köydeydik. Çiftlik Caminin ve Pazaryerinin benim için önemi çok ayrıdır. Çiftlik Cami ve Kuran Kursu İlk namazla ve ilk oruçla tanıştığım camidir aynı zamanda.

Yatılı olarak Kuran Kursunda okurken rahmetli Rüştü hocamız bizi evine iftara götürmüştü. Herkes iftar açarken ben sofrada Çocukluğumuzun verdiği utangaçlıkla olsa gerek kaşık ve çatalım olmadığı için kıvranıp duruyordum. İftarın ortasına doğru kurstan bir arkadaşın “Rüştü hocam Ertuğrul’un kaşık çatalı yok” demesiyle derin bir oh çekmiş hemen yemeye de başlayabilmiştim.

Çiftlik Pazaryeri tahmini 15 köyün birleştiği bir yer olması nedeniyle çocukluğumuzda çok hareketliydi. Sadece pazar günleri değildi ama, hafta arası her gün, her akşam sanki bir belde gibiydi. Hatta sanki fazla evet bir beldeydi belde.

Çiftlik Pazaryeri ve çevre köylerimizin yaklaşık 40 yıldır hizmet alamaması nedeniyle bir kaç kez yazı yazdım. İnşallah yazmaya da devam edeceğim. GAFFAROĞLU da bu konuda enfes yazılar ve hatıralar yazarak o müthiş günleri hatırlatıyor ve bizlere geçmişe yolculuk yaptırıyor.

Çiftlik Pazaryeri tekrar bir hareket ve canlılık oluşturacak bir proje sunabilir ve hayata geçirebilirsek bu sönmek üzere olan 15 köyünde tekrar canlanmasına vesile olacağından hayati önem taşımaktadır. Sizlerde bu konuda tavsiyelerinizi, görüşlerinizi ve hikayelerinizi bize gönderirseniz seve seve yayınlarız inşallah.

İŞTE ÇİFTLİK PAZARYERİNİN BANA HATIRLATTIKLARI

•  Rahmetli Rüştü (Hafız) hocamı hatırlattı.
• 23 Nisanlarda Hocaköyünden pazaryerine gelip Kar yağışından dolayı kutlamadan geri gittiğimiz günleri hatırlattı.

• Aladdin hocayı hatırlattı bana
• 3-4 arkadaş yatılı kalırdık, ilk orucu burada tutmuştum. İlk orucumu hatırlattı.
• Cuma akşamları 1,5-2 saat yürüyerek köye gidişimi hatırlattı.
• Namaz kılarken güldüğüm için namaz bitene kadar başımda bekleyen ve selam verince sana bir vurursam CİN çarpmışa dönersin diye azarlayan namı değer Sinek hocayı hatırlattı…
•  Pazar günü olunca pazar yerine gelmek için verdiğimiz zorlu mücadeleleri hatırlattı.
• Harçlık için gizlice biriktirdiğimiz sepet sepet yumurtaları hatırlattı.
• Pazara gitmek için mücadele eden kardeş kavgalarını hatırlattı.
•  Manav Halil ve Hasip amcayı hatırlattı.
• Nasıp Çakır bakkalı hatırlattı.
• Aşçı Ömer emmiyi hatırlattı.

•  Nalbant’ı hatırlattı.
• Tarım kredi koaperatifinde Bekir Telli emmiyi hatırlattı.
• Güllü Osman’ı hatırlattı.
•  Enfes şapkasıyla Topal Murat’ı hatırlattı.
•  Hanın Satıyı hatırlattı.
• Şahan emmi ve Şakir emmiyi hatırlattı
• Pazar yerine yapılan her hizmette kan emeği olan muhtar yani namı değer Kazuk Şaban emmiyi hatırlattı.
•  Ayağına baaaak diye bağıran Gapıcıköylü boyacı Hüseyin amcayı hatırlattı.
• Cipi olan Yaşar emmiyi ve Tüfekçi Şakir’in oğlu Kemal’i hatırlattı.
• Pala memedi veTüfekçi Şakir amcayı hatırlattı.
• Koca Şükrü, Kırkakıl, Koca Süleymen, Muhtar Deli Ömer’i, Kücük Osman ve nicelerini hatırlattı.
• Taşköprü Güven Hasan Çatal’ı hatırlattı.
• Hümmet emmiyi hatırlattı.
• Mustafa Yüksel ve Lütfullah hocayı hatırlattı.
•  Nasıp emminin oğlu Hasan Hocayı hatırlattı.
• Candarmayı hatırlattı.

• Ormancıları hatırlattı.
• Çakmaklara gaz diye bağıran Körüş emmiyi hatırlattı
• İnsanların hem küfür ettirip hem de çay şeker alıverdikleri Çavuş emmiyi hatırlattı.
•  Hayvan pazarını hatırlattı.
•  Bakkal Nedim abiyi hatırlattı.
• Oturacak yer bulunmayan kahveleri hatırlattı.
• Rasgele bağlanan Atları ve Eşekleri hatırlattı.
•  Lokantacı Kölebekirin Salih amcayı hatırlattı.
•  Kamyonun üzerinde meyve sebze satan Ötegeçeden Hamdi emmiyi hatırlattı.
• Ahlatçının Hasan emmiyi hatırlattı.
• Daha neler neler o günler gerçekten de unutulmuyor nedense…

Tüm çevre köyler atlar, eşeklerle hatta saatlerce yürüyerek pazaryerine gelirlerdi. Hatta çok uzaktakiler bir gün önce yakın köylere yatmaya gelirler, evde kendilerini ahırda hayvanlarını misafir ederdik. Pazar yeri dolar taşardı, yürüyecek yer bile kalmazdı. İstanbul’a 3 – 4 Otobüs yolcu olurdu. Otobüsler rekabetin alasını yaparlardı….

Son olarak Çiftlik Pazar yerinin önemini şöyle anlatayım sizlere; Çorum Kargıya bağlı Gümüşoluğu ve Şıhlar köylerinden bile yürüyerek pazar yerine gelirlerdi. Şıhlar neresi falan demeyin yaklaşık 15-20 km uzaklıkta ve şimdi bizler arabalarla gitmeye üşeniyoruz vallahi.

Hey gidi günler hey..!

Peki Çiftlik Pazar Yeri size neyi hatırlatıyor anlatında hatırlayalım n’olur.!

Allah’a Emanet olunuz