Kastamonulu yazar ve araştırmacı
Talat Mümtaz 1930’lu yıllarda Kastamonu’da,
Kastamonu Halk inançlarını derlemiş. Daha çok geleneksel inançlar.. Bugün bile benzerleri ve bir çoğu dilden dile dolaşmaktadır. Çocukluğumuzda bir çoğunu büyüklerimizden işitir ve uygulardık. Aslında bu sözlerin hepsine
“Batıl İnanç” deyip geçmemek gerekir. Bu sözleri zamanına göre değerlendirmek ve düşünmekte gerekir.
134 – Gök gürleyince herkilin üstüne birer okkalık üç taşı ayrı ayrı vurmalı. O yıl bereket olur.
135 – Gök gürlerken sırtını duvara, ayağını yere vuran kimse kuvvetli olur.
136 – Gök gürleyince bereket olsun diye ambar kapısını taşlamalıdır.
137 – Gök gürleyince baltayı sapından tutarak üç defa baştan başa herkilin üzerinde gezdirince bereket olur.
138 – Gök gürleyine başına kırmızı örtü örtülürse, yıldırım iner.
139 – Evin içinde ezan okununca evden cenaze çıkar.
140 – Ezan okunurken silah atılırsa, ezana karşı duruyor, derler.
141 – Tilkinin yedisini vuran cennetlik değildir.
142 – Ezan okunurken konuşan calay «dilsiz olur.
143 – Tuz kutusunun içine üç yivli ceviz konursa bereket olur.
144 – Sermeyi Bir nevi saç ekmeği kurutup yeyince kırk gün kırk gece uyuyâmaz, yıldızları sayar.
145 – Kırk cumartesi traş olan kimse muhakkak pıçaktan ölür.
146 – Cumartesi günü kulağı çınlayan murada erer.
147 – Gece ay görüldüğü zaman el ile göstermemelidir. Gösterilse bile parmak derhal ağıza götürülerek ısırılmalıdır. Bu hareket yapılmazsa ayı keserler.
148 – Güneşe bakılmaz, onun kırk bir tane iğnesi vardır, onun için göze batar, ve bakanın gözleri sulanır. 149 – Ay oğlan güneş kızdır. Bunlar ancak ahrette kavuşacaklar ve cennette düğün edeceklerdir.
150 – Ay tutulması, melâikelerin kanadını germesindendir. Ezan okunur ve silâh atılırsa melâike kanadının kırılmasından korkarak kanadını ayın üzerinden çeker.
151 – Bir kimsenin sevmediği bir şahıs kendi evine gelirse giderken bir daha gelmemesi için arkasına misafir görmeden üç taş atmalıdır. O misafir ikinci defa eve gelmez.
153 – Sabun bir elden diğer ele verilirken elin üstü ile verilir. İçi ile verilirse kavga olur.
154 – İpliği iğneye geçirdikten sonra düğümleyip verilince ahrette insan birbirini göremez.
155 – Cuma vakti makas kapayıp açınca o evde çekiş olur.
156 – Gece ıslık çalanın başına cinler toplanır.
157 – Bir çocuk düğmesini düğmelerken her zaman aşağıdan yukarıya doğru düğmelerse o ço- cuk aşağıdan yukarıya doğru yükselir gider.
158 – Yağmur suyu ile yıkanan çamaşırı giyen erkek çabuk ölür.
159 – Göbeği uzun kesilen çocuğun sesi güzel olur.
160 – Doğan çocuğun göbeğinin kanı yüzüne sürülürse yanağı kırmızı olur.
161 – Başları kabaran çocuklara, yüzü kıbleye olan fırından kömür alıp yağın içinde ezerek sürülürse baş iyi olur.
162 – Küçük çocukların gece yatarken üzerleri örtülmezse kar yağar.