Yaz Tatilinde Neredeydim? Kastamonu Taşköprü Tatil Hikayesi

YAZ TATİLİNDE NEREDEYDİM : TAŞKÖPRÜ

Öncelikle benim gördüğüm Taşköprü çok büyüyor. Aman dikkat! Plansız ve düzensiz büyürse herkes mağdur olur. Her önüne gelen yer imara açılmamalı. Tarım alanları korunmalı. Yerleşimler açgözlü, gözünü para hırsı bürümüş kişilerin inisiyatifine bırakılmamalı. Tertip ve düzen içerisinde, Taşköprü’ye kimlik kazandıracak geçmişi ve bugünü yansıtan bir mimari oluşturularak yarınlar da düşünülmeli.
  Safranbolu bizde de bulunan evleri sayesinde ünlendi. Bizde ise sahipsizlikten bitap halde kaldı çoğu. Taşköprü deyince bunca yıllık tarihini yansıtan bir kimlik oluşturamadık bence.

Taşköprü mümkün olduğu kadar vakit geçirmediğim. Mecbur kalmadıkça inip gezmediğim bir yer benim için. Daha çok köyde, doğa da vakit geçirmeyi seviyorum. Taşköprü’nün içi sıkıcı geliyor bana. Trafiği anlamsız ve acemice diye düşünüyorum. Sosyal alan yokluğu bence önemli bir sıkıntı. Gezecek vakit geçirecek pek bir yer yok. İşimi görüp, Marketlerden alacağımı alıp kaçıyorum.
Salı pazarının başında Kebir marketin köşede meydan denecek kadar rahat bir yol birleşimi var ama açılan tezgâhlardan iki araba yan yana geçemiyor. Rast gele park edenler, araba sürmeyi bilmeyenler, traktörü tarlada gibi kullananlar yüzünden trafik oluyor yahu bir avuç ilçede. Salı pazarının sonunda ki Aydın Marketin önünden dönmek için bayağı çaba sarf ettik. Pazar oraya kadar uzamıyor ama pazarcı araçları öyle yığılmış ki yolun kesim noktasına, Ethem köyü tarafından gelip hastane tarafına dakikalarca geçemedik.

Bayramlarda nüfusu katlanan ilçede ekmek bulamamak ayrı bir mizah konusu. Soysal dokundurma ve mesajlardan sonra gelelim asıl konumuza.
Taşköprü’yü bilen herkes yeme içme konusunda hemfikirdir. Pide, Güveç, Kebap arasında seçim yapılır. Çocukluğumdan beri aşina olduğum yeme içme kültürü bu. En azından ben öyle biliyorum.

Sulu yemek, esnaf lokantası, efendim şurada var, şurada da şu yenir bilmeden konuşma dediğinizi duyar gibiyim. Benim derdim bu değil. Ben ilçemize özgü yemekleri kast ediyorum. Bana Taşköprü’ye özel bir yemek sayabilecek ve bunları yapan yöresel mutfağa sahip bir lokanta sayabilir misiniz? Sadece bize özgü, bizden olan yemekler.

Patlıcan musakka, tas kebabı, dolma, ezogelin çorbası, pilav bunlar her yerde var ve ortak kültür. Bize göre ne var? Ben görmedim, benim eksikliğim de olabilir. Ben görmedim ve eğer varsa sadece benim eksikliğimde olmaz gibi geliyor bana. Birileri tanıtmamış, ilçe turizmine gerekli desteği vermemiş demektir bu. Sonuçta her yıl birkaç kez geliyoruz.

Asıl anlatacağım da bu değil zaten. Benim değinmek istediğim bize özgü olan kısımda ki markalaşmaya engel durumlar. Komşu il konusunda özellikle bazı tecrübelerimizi aktarmıştım. Genel tavırlar, servisler gibi.
Bir süredir yani birkaç yıldır kebap yemiyorum. Hem pahalı olduğunu düşündüğüm için. Hem de çocukluğumdan beri aynı servisten usandığım için. Dediğim gibi epey süredir gitmiyorum kebapçılara. Belki değişmiş ve çağ atlamışlardır. Benim hatırladığım, bir tabak, istediğiniz kadar et, soğan piyazı. Bitti.
Bu yanlış, asla olmamalı değil söylediğim. Artık bir marka olmalı Taşköprü kuyu kebabı. Sunumu, işlenmesi, tadı, anlatımı ve mekanlarıyla. Kebap dediğimizde aklımıza o soğan piyazlı tabaktan başka ne geliyor? Özel olan ne?
Açık mutfak mı? Yanına eklenen yöresel bir salata veya söğüş mü? Ya da bin çeşit sac ekmeği kültürümüz, somun, bazlama gibi sayamayacağımız çok ekmek çeşidimiz varken ne sunuyoruz kebabımızın yanında misafirlerimize?  Yöremizde mevsiminde belki de Ege bölgesinden çok olan doğal otlardan mı ikram ediyoruz?
Peki ya içecek. Ne ikram ediyoruz? Allahtan açık ayran var. Ne bir mayhoş şerbet. Ne bir yöresel içecek? Yağlı yemeğin üstüne veya yanında rahatlatıcı bir içecek ne olabilir? Evet Cola. Sadece Taşköprü’de bulunan özel bir Cola…
Kebap satılan dükkânların sağlığa uygunluk kuralları nelerdir? Ortak olarak alınan kebap ikram ve servis kararları nelerdir? Servis tabakları, masada olacak malzemeler nelerdir? Kebap elle yenir kuralı sonrası ellerin temizliği için sağlanacak tek şey bir kenara sıkışmış bir adet musluk mudur?
Suçlamıyorum, dikkat ediniz soruyorum. Hiç başka yerlere çekmeye gerek yok. Ortak genel geçer kurallar nelerdir diye soruyorum. Hıfzıssıhha yasalarını değil esnaf ortak kararla alınan kurallar var mıdır? Öğrenmek istiyor ve soruyorum.
Sende boş yazıyorsun. Ne alakası var demeyin. Markalaşmak. Her gün gelişen yeme içme turizminden faydalanmak ve kaliteye ulaşmak için bence bu ve benzer başlıklara çok çalışmalıyız. Kebap işi yapanlar rencide olmasın diye daha yazmıyorum.

Pidemiz inanın gayet güzel. Hatta komşu ilde yaşadığımız pide tecrübesi sonrası Taşköprü’müzde de pide yedik. Çok da beğendik. Hatta kızlarımın favorisi oldu kuşbaşılı pide. Güveç ayrı bir güzellik ve efsane. Güveç deyince herkes sebze yemeği sanıyor. Bizim güveç harika bir tat.
Bilen bilir, İstanbul Fatih te bir bölgede büryan kebabı meşhur sabahlara kadar açık mekanlar ve şehir dışından gelenler bile oraya gidiyor. Farkı nedir kuyu kebabından?

Siz hiç hadi, Taşköprü güveci yiyelim, Taşköprü pidesi sipariş edelim. Taşköprü kuyu kebabı getir bize diyen duydunuz mu?

Ya hadi bunlar klasikleşmiş ve böyle kabul etmişiz. Allah için bir tek kişi söylesin. Özellikle ilçe ve il yetkililerine seslenmek istiyorum. BU DERECE ZENGİN MANTAR KÜLTÜRÜ OLAN BİR BÖLGENİN NEDEN MANTAR MUTFAĞI YOK? Mantar değerlendirme/işleme tesisleri yok. Neden kurutulup sanayiye veya yurt dışına satışı yok? Sarımsak da aynı halde topraktan çıkar sat.

    

Evet, işte şimdi anlatmak istediğim konuya geldik. Elimizde bulunan nimetleri değerlendirmeyip sadece şikayet ediyoruz. Misal olsun diye yazıyorum. Kebap satan dükkanların dış görüntüsü Taşköprü konak/evleri gibi olsa servisi yöresel bir ekmek, yöresel salata veya mantar turşusu ile sunulsa markalaşma yolunda daha güzel bir adım olmaz mı?

Mantarı, sarımsağı, doğal otları ve değerli yağlık bitkileri anlaşmalı tarım ile üretip işleyip satsak daha çok katkısı olmaz mı yöremize?

Devamında buluşmak üzere.

Saygılarımla.