Seçimde Partiler Hangi İttifak Modeli ile Seçime Girebilirler (Seçimde Millet İttifakı mı Cumhur İttifakı mı Avantajlı?)
2018 yılında seçimlere giderken Ak Parti ve Mhp ani bir kararla ittifak yasası çıkardılar. Buradaki esas amaç Ak Parti ve Mhp ittifak yapıp seçime girmesi ama muhalefetin ise bir araya gelemeyeceği üzerine kurulmuştu.
Cumhur ittifakı daha da ileriye gidip yeni kurulan İYİ Partinin de seçime sokulmaması planlanıyordu. Hatırlarsanız o seçimde sadece CHP- Saadet-Demokrat ve son anda kurulan İYİ Parti vardı.
Cumhur ittifakı nasıl olsa bunlar biraraya gelemez diye düşünmüşler ve bu şekilde az oy alsalarda büyük çoğunluğu 380-400 vekil yakalamayı planlamışlardı. Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı. İYİ Partinin seçime sokulmama taktiği Chp’nin özverisi sayesinde çözülünce ve birde kısa sürede Millet İttifakı kurulunca Cumhur ittifakı istenilen sonuçları alamamıştı. Attıkları kurşun kendi ayaklarını vurmuştu. Hatta o moral ve motivasyon içinde 2019 yılında büyükşehirleri de kaybetmişlerdi.
Millet ittifakı bir araya gelemez diye düşünmelerine rağmen bir araya gelince 2023 seçimlerine kendi çıkardıları seçim yasasını değiştirerek girmek istediler ve bu kez de farklı bir seçim yasası çıkarıp ittifakı işlevsiz hale getiriverdiler. Bu kez ki yasada ittifakın oyları bir sayılmıyor ve az oy alan küçük partiler barajı geçemeyecekti ve hatta küçük partilerin oyları ittifakın büyük ortağına da yaramayacak.
PEKİ PARTİLER BU YASAYLA NASIL BİR YOL İZLERLER
2018 yılında çıkan seçim yasası ile 6-7 hatta daha fazla parti seçime girebiliyorken ve hepsi vekil çıkarabiliyorken bu yasayla bu çoklu ittifakın önü bir şekilde kapanmış oldu.
Özellikle Millet ittifakını oluşturan 6 parti bu yasaya göre bir strateji belirlemek zorunda kaldılar. Yoksa ittifak bir fayda sağlamayabilir. Çünkü birlikte seçime girmek cumhur ittifakına da yarayabilme durumu var.
Tabi burdaki ince hesaplar 2018 seçiminde alınan oylar üzerinden yapılıyor. O seçimde %52 civarında oy alan Ak Parti ve Mhp bu kez % 35-40 bandından görünüyor. Yani o hesaplamalar yanlışta çıkabilir ve hatta cumhur ittifakına da zarar da verebilir.
PEKİ YENİ SEÇİM SİSTEMİNDE HANGİ SEÇENEKLER ÖNE ÇIKABİLİR?
Yeni seçim sisteminde bir önceki seçimde geçerli olan ittifaktaki partilerin oylarının birlikte sayılması yeni seçim kanununda yok. Onun için partiler bu seçim kanuna göre bir strateji geliştirmek zorundalar. Özellikle muhalefet kanadının tüm partilerin logoları da olsa ittifakla seçime girmesi bir anlam ifade etmeyebilir. Hatta zarar bile verebilir. Çünkü bu seçimde itifaktaki partilerin oyu birlikte sayılmayacak…
Onun için bu sisteme göre partiler iki model üzerinde seçime girebilirler diye düşünüyorum. Tabi başka seçeneklerde gündeme gelebilir.
Peki o iki model nelerdir?
1- İttifak içinde ittifak modeli
2-Dönüşümlü ittifak (Şimdilik bu ismi bulabildim)
1-İttifak içinde ittifak modeli sadece muhalefet partilerini ilgilendiren bir konu, Cumhur ittifakında belki dolaylı olarak bu ittifak olabilir. Bu da Cumhur ittifakından kopan oyların Millet ittifakına gitmemesi için oluşturulan bir ittifak modeli olabilir. Bu partilerde Zafer Partisi, Memleket Partisi ve Yeniden Refah vb. partiler olabilir.
Millet ittifakında ise; Chp tek başına girebilir ve % 25-30 bandında oy alabilir. İYİ Parti de tek başına veya Demokrat Partiyle birlikte girebilir. İYİ Partide % 12-15 bandından oy alabilir.
Şimdi en önemli itifaka gelelim. Saadet Partisi, Deva Partisi ve Gelecek Partisi bunlara Hüdapar, BTP, Milli Yol Partisi ve Yeniden Refah partisi vb. bir kaç partinin daha katıldığı bir ittifak modeli düşünülebilir. İşte seçimin püf noktası da bu ittifak modeli olacaktır. Bu ittifakın seçime yeni seçim kanununa göre bir partinin çatısı altında girmesi gerekiyor ki ancak bu şekilde faydalı olur yoksa bu ittifak hiç bir işe yaramayabilir.
Saadet Partisi Genel Başkanı sayın Temel Karamolloğlu’nun da bahsettiği ve gündeme oturan 3.ncü ittifak modeli yani ittifak içinde ittifak işte bu modeldir.
Örnek: Buradaki partiler Saadet Partisi çatısı altında seçime girerler ve şuanki anketlere göre rahatlıkla % 10’u bulurlar ve 70-80 hatta rüzgara ve seçim kampanyasına göre çok daha fazla oy alıp vekil çıkarabilirler. Bu şekilde Millet İttifakına daha çok fayda sağlamış olurlar.
Bu şekilde %25+12+10+ = % 47 + seçime tek başına girecek HDP en az % 10 alır. Yani muhalefet rahatlıkla % 60’ı bulmuş olur. Tabi bu hesaplar milletvekili seçimi için geçerlidir. Cumhurbaşkanlığı için sadece iki aday yarışacaktır.
2-Dönüşümlü İttifak: Şimdilik bu isim geldi aklıma… Bu modelde ittifak yapan partiler Türkiye’deki 87 seçim bölgesinde güçlü olan partinin çatısı altında seçime girme modelidir. Hem Cumhur hemde Millet İttifakı tarafından uygulanabilir bir model olabilir. Örneğin; Cumhur ittifakını oluşturan AK Parti ve Mhp seçime birlikte girerler. Ancak geçen ki gibi ikili girmeleri bir işe yaramayacağından bu Ak Partinin güçlü olduğu 50-60 seçim bölgesinde Ak Parti logosu altında Mhp’nin güçlü olduğu 25-35 seçim bölgesinde ise Mhp logosu altında seçime girebilirler.
Millet İttifakı da bu modele göre Chp’nin güçlü olduğu yerlerde Chp logosu, İYİ Partinin güçlü olduğu ve milliyetçi oyların yoğun olduğu yerlerde İYİ Parti logosu, Konya’da Gelecek Partisi, Kayseri’de Deva Partisi, Güneydoğuda ise Saadet Partsi çatısı altında seçime girebilirler.
Örnek: Millet ittifakı 87 seçim bölgesinde CHP 35, İYİ Parti 20, Deva-Gelecek-Saadet ise 10 ar seçim bölgesinde logoları ile seçime girebilirler. Bu modelde oyların kaybolma imkanı olmadığı gibi altı partinin tamamı barajı aşamasa da hem grup kurabilecek vekil çıkarabilir hem de %4-5 ve daha yüksek oy oranına sahip olabilirler.. Bu oranlarda gelecek seçimler için avantajlı olur.
Hatta baraj altı görünen partilerin yapılan araştırma ve çalışmalara göre girecekleri seçim bölgelerinde bu oy oranlarına ulaşabilme durumları vardır.
Ayrıca bölgeselde olsa bu şekilde tüm partiler seçime kendi logoları ile de girmiş olabilecek. Tabi burada çok ince hesaplar ve araştırmalar yapılması gerekiyor.
Başka bir seçim modeli varsa da çok yakında ortaya çıkacaktır zaten.. Tabi birde bu yeni çıkan seçim yasasının Anayasa mahkemesinden dönme ihtimalini de göz önünde bulundurmakta fayda var.!
Zaten her Seçim öncesi seçim kanunları ile oynamak ve değiştirmek hiç bir zaman değiştiren yani iktidar partilerine yaramadığı da aşikardır. 2018 yılında seçimi kazanmış olmalarına rağmen yaramadığı gibi bu seçimde de Cumhur ittifakına yaramayacaktır.
Vesselam
Bu seçim Erdoğan yine kazanacaktır. Çünkü muhalefet konuşuyor sadece eylem açıklamıyor. Geçenler Osman Altuğ’un bir açıklaması vardı; Muhalefette hükümet gibi konuşuyor sadece kardeşim eylem plan program açıklayın millete diyor.
Ayrıca Cumhurbaşkanlığı için 2 aday yarışmaz HDP ve 7 sol parti ile kuracağı ittifak aday çıkartır bu durumda Erdoğan yüzde 50+1 alır çok rahatlıkla.