Kültür & Sanat
Bolu, zengin doğal kaynaklarıyla meşhur bir bölge olduğu için yemek yenilecek güzel yerlerde genellikle taze ve doğal malzemeler kullanılarak hazırlanan lezzetli yöresel yemekler sunulur. Bolu'da aynı zamanda çeşitli restoranlar, kafeler ve lokantalar da bulunur ve ziyaretçilere yöresel lezzetlerin yanı sıra uluslararası mutfaklardan da seçenekler sunar.
Bu makalede, yeni başlayanlar için İngilizce öğrenirken dikkat edilmesi gerekenler üzerinde durulmaktadır. Dilbilgisi ve kelime dağarcığı geliştirmek, dinleme ve konuşma pratiği yapmak, okuma alışkanlığı edinmek ve yazma becerilerini geliştirmek önemli adımlardır. İngilizce öğrenme sürecinde düzenli çalışma ve sabır gerekmektedir.
İyi bir zombi içeriğini kim sevmez ki? Zombilerin yer aldığı pek çok harika dizi var. Peki sizce en iyi zombi dizisi hangisi?
Çok Anlamlı, Uzun, kısa ve Öz en güzel aşk ve sevgi sözleri, manitamıza, flörtümüze, sevgilimize, eşimize, nişanlımıza yani hayatımızda yer alan o en özel kişi için hazırladık. Hepimizin ayaklarını yerden ve nefesimlzi kesen, kalbimizi sıcacık edip titreten, midemizde kelebekler uçuran sevgilimize aşk ve sevgi mesajları ve sözlerini bu haberde sizler...
Çorum, binlerce yıldır çeşitli uygarlıkların yan yana ve üst üste oluşturduğu, yerli Anadolu kültür geleneğini devam ettiren illerin başında gelmekle birlikte merkez ilçenin tümüyle şehir olarak kurulması 11. yüzyıla kadar inmektedir. Müslüman Türklerce kurulmuş Anadolu şehirlerinden birisidir.
Bizler için oldukça bilgilendirici, heyecanlandırıcı ve yorucu geçen Kastamonu tanıma gezimizin ikinci kısmı için amcazadelerimiz ile anlaştık. İki araba ile yaşadıkları Ankara’dan gelip Taşköprü’müzün çıkışında bizi bekleyecekler. Sabah 4-5 gibi buluşarak birlikte Sinop ilimize geçecek kahvaltı ve sabah yüzme işini burada halledeceğiz.
Kastamonu Çatalzeytin Hamidiye köyü bundan yüz yirmi beş yıl önce kurulmuş. ilk yerleşimciler buraya Batum ve Gürcistan'dan gelmişler. Dört mahalleden oluşan bu köy muhacir köyü olarak anılıp tanınıyor.
Bir ağustos akşamı, köyde ki evimizin önünde semaver çayı eşliğinde sohbet ederken söz gezmeye ve yeni yerler görmeye geldi. Şurası güzel, burası harika diye diye tüm Türkiye’yi dolaştık. Hem de bahçe kapısını bile açmadan.
Sonunda şöyle bir fikir oluştu, madem gezmek istiyoruz, memleketimizi de çok seviyoruz. O halde neden önce Kastamonu’yu...
Kıymetli dostum Ertuğrul Köse Beyin talep ve ısrarı ile başladığımız köşe yazıları serisi bildiğiniz üzere devam ediyor. Gurbette doğup büyümüş bir çocuğun hatıralarında kalan haliyle eski köy yaşanmışlıklarını yazmaya gayret ediyoruz.
Daha yeni evlenen İshak; İnebolu'dan, Kastamonu'da bir birliğe gönderilmiş, gittikten bir hafta sonra kaçarak köye geri gelmişti. Çünkü Şehri'yi çok seviyordu. Evlenmeden önce iki sene sevdalık çekmiş, beklemiş ama Şehri için yanıp tutuşmuştu. Kızın babası uzun zaman vermemekte direnmiş, sonunda işi biraz da zora getirip, Deli Hüseyin'i razı etmişler, dillere...
Bir savaştan başka bir savaşa, bir cepheden başka bir cepheye koşturan Türk milleti için Birinci Dünya Savaşı ile Kurtuluş Savaşı ve Milli Mücadele Hareketi neredeyse birbirine eklemlenmiş tarihi süreçlerdir.
Çanakkale Türküsü'nde dile getirilen diri diri mezara konmak acaba ne ola ki diye hiç düşündünüz mü? Kefensiz toprağa girmeyi mi yoksa gençliğinin baharında nişanlıların, yeni evlilerin ya da sevdalıların hallerini mi anlatır diye düşünürken birden bir hatıra düştü kayıtlarımıza.
Seferberlik hareketi başladığı sıralarda Anadolu’nun birçok yerinde olduğu gibi Kastamonu’da da, eşini dostunu, ana babasını bırakıp cepheye gitmek üzere yola çıkıp dönenlerin hikayeleri olduğu gibi, gidip te dönmeyenlerin ve hiç haber alınamayanların hikayeleri de dilden dile, kulaktan kulağa dolaşır. İşte o hikayelerden biri…
Milli Mücadele yıllarında Tosya'da 200 katırıyla Ekmekçi Ahmet Ağa, 150 katırıyla Cezarin Köymen Ali, 50 katırıyla Gemicioğlu İsmail Çavuş köyünden-şehrinden yüzlerce Tosya'lı, İnebolu'dan Haymana Ovası'na kervanlar halinde gece-gündüz demeden cephane taşıdılar.
Çocukluğumuz elektriğin, suyun, teknolojinin olmadığı bir köyde geçmişti ama hatıraları, hikayeleri ve anıları dolu doluydu. Elimden geldikçe o günlere dair hatıraları yazmaya çalışıyorum. Hatta Gaffaroğlu ile tarihe not düşmek ve de bir kişiyi daha harekete geçirebilmek adına yazmaya çalışıyoruz. Yazmak isteyenlere de her zaman kapımız açık bilesiniz…
Kastamonu ve onun kahramanlığından söz açıp da mücadelenin manevi kalesi Nasrullah Camii'nden ve Kurtuluş Savaşı'nda, Milli Mücadele'de Anadolu'nun birçok yerinden olduğu gibi buradan da halkı uyarıp mücadeleye teşvik eden Mehmet Akif 'den bahsetmemek elbette uygun olmaz.
Belki de farklılıkları için sevdim ben köyü. Ruhu vardı köyde ki insanların. Yalın ve sade ama içten. Kitaplardan okuduğum sosyal bilgiler başka. Bu köyde yaşayarak canlı okuduklarım bambaşkaydı.
Pazaryeri Belediyesi’nin ilk ve son Belediye Başkanı, Belediyenin kurucusu ve soyadı kanunu çıktıktan sonra GÖKSEL soyadını alacak olan Mustafa Hoca (Hoca Mustafa Göksel)’dir. Teşkilat 1932 yılına kadar faaliyet sürdürmüştür.