Şair, Yazar, Öğretmen Hüseyin Akın Kimdir (Nerelidir)
Şair ve yazar Hüseyin Akın, Şairliğinin ve yazarlığının yanı sıra, edebiyatın emekçilerinden biridir.
İlk şiir kitabı 1997 yılında yayımlanan Hüseyin Akın, daha sonra dört şiir kitabı daha çıkartmıştır. Ömrümün Kısa Günü, yazarın son kitabı olarak okuyucusu ile buluşmuş ve bu kitap Hüseyin Akın’ın olgunluk dönemi şiirlerinden oluşmaktadır.
“Kastamonu’nun Çanakkale Kahramanları” kitabının da yazarı olan Şair, Yazar, Öğretmen Hüseyin Akın 8 Şubat 1965 tarihinde Sinop’un Türkeli ilçesinde doğdu. Tüm öğrenimini İstanbul’da yaptı. Şişli İmam Hatip Lisesini 1983 yılında bitirdi. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden 1989 yılında mezun oldu. Çeşitli liselerde öğretmenlik yaptı. Lise yılarından itibaren çeşitli dergilerde ürünler yayımladı. Öz ülke dergisini kurdu ve yönetti. İbrahim Tenekeci ile birlikte sonradan Kırklar adını alan Kırkayak dergisini çıkardı. Çeşitli radyo ve televizyonlarda kültür-sanat programları yaptı. “dergibi.com” sitesinde editörlük ve yazarlık yaptı. “dunyabizim.com” sitesinde haftalık yazılar yazdı. Birçok gazetede köşe yazarlığı yaptı. Şifahi kültür alanında “Sokak Sosyolojisi” adıyla isimlendirdiği eserler verdi. Seçme şiirleri Farsçaya çevrilip yayımlandı. Hu Dönüşü (2014) adlı hikâye kitabıyla 2014 Türkiye Yazarlar Birliği Deneme Ödülü’ne, Yan Tesir (2017) adlı şiir kitabıyla 2017 ESKADER Şiir Ödülü’ne layık görüldü.
Edebiyatın şiir, deneme, hikâye, biyografi ve inceleme türlerinde eserler veren Hüseyin Akın, şair kimliği ile öne çıkmıştır. Kalem ürünleri; İkindi Yazıları, Ünlem, Yansıma, Derkenar, Kardelen, Düşçınarı, Kırklar, Lamure, Yedi İklim, Hece, Dergâh, Karabatak, Türk Dili, Türk Edebiyatı, Varlık, Deve ve Çeto gibi süreli yayınlarda yer almıştır. Bâki Ayhan T. onun için “Hüseyin Akın, öncelikle şair. Belki de bundan, bütün şair-denemeciler gibi iyi bir denemeci. Cemal Süreya’nın demesiyle ‘bay düzyazı’ ile ‘şiir hanım’ı birleştiren bir biçemi var onun.” değerlendirmesini yapmıştır. Şiirlerini Sevmek Karanfil ve Kiraz (1997) ile kitaplaştırmaya başlamış ve bunu Ay Tanığım Olsun (1998), Çöl Vaazları (2001) ve Kumaştan Çalan Terzi (2003) izlemiştir. Erincik’e göre nesnelerin, dili, küçük şeylerin çağrışımsal irdelenişi, açık ayrıntıların güzelliği ve içe yönelişin belirgesi nitelğindeki Çöl Vaazları yoğun ontolojik imgelerle doludur. Kumaştan Çalan Terzi ise hayatın sanat eksenliliği, sanatın hayat eksenliliğine dönüşümün göstergesi olarak ele alınabilecek bir tavırdır (Erincik 2004). Hüseyin Akın şiirinin, en önemli özelliklerinden biri okuyucuyu şaşırtmasıdır. Şair, klişe ifadeyi deforme eder. Torun, Yan Tesir (2018)’i şu cümlelerle değerlendirmiştir: “Yan Tesir’de sınıfın en arka sırasında oturan ve girdiği her sınavdan 1 (bir) almaktan hiç yüksünmeden, aldığı bu 1 ile de yapacağı, diyeceği, edip eyleyeceği her ne var ise onu en iyisini yapıp işini gören bir şairin şiirlerini okuyoruz. Uzun sözleri var ki, boş değil, yormuyor okurken. Kısa sözleri de var ki, baştan savmıyor, net, darası alınmış, saptan samandan arınmış sözler söylüyor. Baştan da uyarıyor okuru, yan tesirli sözler söylüyor çünkü. (…) Yan Tesir’i, Tespitçi Dükkanı’yla birlikte okuyunca insanı çok eskiden Beyan’dan çıkan Ay Tanığım Olsun’a kadar götüren bir kök ve soy ile de irtibatlı şiirler de okuyoruz.” (Torun 2018). Hüseyin Akın‘ın poetikası, dilin kendi içindeki muhtemel hareket alanları üzerine kuruludur. Bir İnanç Adamı: Mehmet Akif İnan (2016) adlı monografi çalışması yapan Akın, denemelerinde akıcı bir üslûp benimsemiştir.