enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp

Çanakkale İçinde Vurdular Beni (İşte Çanakkale Türküsünün Hikayesi)

Çanakkale Savaşı’nın en sağlam vesikası yine bu milletin hançeresinde düğümlenip göğsünde saklı olandır. Bütün sözlerden süzülüp de gelen, gözyaşının ve figanın özeti diyebileceğimiz hüznün haritasından bazı şeyleri okumak daha anlamlı ve hiç kuşkusuz daha anlaşılır olacaktır. Tanpınar’ın dediği gibi: Bu milletin romanı da, hikâyesi de türkülerinde saklıdır.

Çanakkale İçinde Vurdular Beni (İşte Çanakkale Türküsünün Hikayesi)
21 Mart 2024 11:35 | Son Güncellenme: 21 Mart 2024 11:43
A+
A-

Çanakkale türküsünün sözleri nelerdir? Çanakkale türküsünün hikayesi nedir? Çanakkale içinde aynalı çarşı ne demek? Çanakkale içinde hangi makam? Çanakkale ve Kastamonu,

  Türküler, Türk milletinin millet oluş macerasının en hazin ve en hassas taraflarını saklarlar bünyelerinde. Halk arasında “Çanakkale Türküsü” olarak șöhret bulmuş olan Kastamonu ağıtı da böyle. Her yörede, memleketin her köşesinde yürek yangınını biraz olsun dindirmek ümidiyle söylenen bu ağıt Kastamonu türküsü olarak bilinir. Ne var ki “güzel olan şeylerin paylaşılmazlığı” ilkesi gereği, bu tũrkünün de taliplisi ve sahiplisi çoktur. Nasıl Yunus Emre’nin Anadolu’nun en az beş yerinde mezarı olduğu iddia ediliyorsa, böylesine içli bir türkünün her ilde temsilcisi olması da gayet makul ve anlamlıdır. Zira Kastamonu türküsü olarak bilinen bu ağıtın dilden dile dolaşarak artık anonim hale gelmesi Türk milletinin aynı ses ve aynı yüreğe sahip olduğunun delilidir.

 Çanakkale Türküsü hakkındaki görüş ve rivayetlere gelince;
Bir rivayete göre Çanakkale Türküsü Çanakkale Savaşı’ndan evvel yakılmış, bilinen bir türküdür. Rivayete göre, Çanakkale Sultanisi nde öğrenci olan Seyfullah (Nutku) 29 Eylül 1914’te annesine mektup yazar ve döneceği günlerin özlemini bildirirken: “…Birkaç günden beri Çanakkale sokaklarında askerler geçiyor. “Çanakkale içinde Aynalı Çarşı, Anne ben gidiyorum düşmana karşı şarkısını söylüyorlar.” diye yazıyor.

Öğrenci Seyfullah ‘ın annesine bahsettiği türkünün dizleri bugünkünde farklı: “Çanakkale içinde vurdular ben/ Nişanlımın çevresiyle sardılar beni”

Türkü hakkında bir başka görüş Şamlı Selim’e ait. Selim tarafindan 1915 yılın
da yayınlanan üzerinde Risale-i Musikiye yazan gazetesinin 13 numaralı
nüshahasında Çanakkale Türküsü’nün bestekârı olarak Kemani Kevser Hanım’ın
adı geçiyor. Yine buradaki sözler de şimdikinden farklı: “Atar çavuş atar vururlar seni / Ölmeden mezara koyarlar seni/ Of gençliğim eyvah”

Başka bir görüş ise türkünün Destancı Mustafa’ya ait olduğudur ki, burada da diğerlerine benzer farklılıklar söz konusu ve bu konuda kesinlik yok. Çanakkale Türküsü’nün dilden yazıya geçişi 1950’li yıllara rastlar. Halk müziği emektarı Muzaffer Sarısözen türkü örneklerinin yer aldığı “Yurttan Sesler” adlı eserinde Çanakkale Türküsü’nden bahsediyor. İhsan Ozanoğlu Musiki Mecmuası’nda Muzaffer Sarısözen’in Çanakkale Zaferi için günün önemini ifade edecek tarzda tũrkü arayıp bulamadığın, sonra belki bir ihtimal vardır ümidiyle kendisini aradığını söyler. Bunun üzerine Kastamonulu ihsan Ozanoğlu hemen bu türkünün notasını yazıp Kastamonu’dan postalar. Çanakkale Türküsü’nün sözleri 1973 te notalarıyla beraber TRT yayınları arasında şu bilgilerle yerini almıştır.

“Derleyen: Muzaffer Sarısözen, Derleme Tarihi: (…), inceleme Tarihi: 22.11.1973, Notaya Alan: Muzaffer Sarısözen, Kimden Alındığı: İhsan Ozanoğlu, Yöresi: Kastamonu

Çanakkale İçinde Vurdular Beni Türküsünün Sözleri

Çanakkale içinde vurdular beni

Ölmeden mezara koydular beni

Of gençliğime eyvah

Çanakkale içinde aynalı çarşı
Ana ben gidiyom düşmana karşı

Of gençliğim eyvah

Çanakkale içinde bir uzun selvi
Kimimiz nişanlı kimimiz evli
Of gençliğim eyvah

Çanakkale üstünü duman bürüdü
On üçüncü fırka harbe yürüdü
Of gençliğim eyvah

Çanakkale içinde toplar kuruldu
Vay bizim uşaklar orda vuruldu
Of gençliğim eyvah

Çanakkale içinde bir dolu testi

Analar babalar umudu kesti

Of gençliğim eyvah

Çanakkale Türküsü olarak bildiğimiz bu kahramanlık türkūsünün hikayesini bir de İhsan Ozanoğlu‘nun ağzından dinleyelim:

“Çanakkale Türküsü’nün radyoya verilişi çok enteresandır.

Bir sabah PTT müessesi beni telefon başına getirdi. Telefonda
Muzaffer Sarısözen “Bu akşam Çanakkale Zaferini kutlayacağız, repertuarımızda bir şey
yok. Bilen de yok. Siz de olması lazım ”

– Notasını yapıp postalasam iki günde varır. Ne yapalım? Telefon parasını
öderseniz kabinden çalar söylerim. Siz de banda alırsınız. Anlaştık, o akşam benim verdiğime benzer şekilde çaldılar. Ama Ihsan Ozanoğlu’ndan alındığı söylenmez.”
Türküyü Ihsan Ozanoğlu’nun annesi Hafıza Emine Aşıkoğlu bestelemiştir.

Elbette işimiz burada meselenin bilimsel, folklorik tarafını tartışmak değil.

Çanakkale Türküsü, her ne kadar faklı uzantıları olsa da son haliyle Kastamonu insanının yorumunu içermektedir. Kelimeler yer yer değişmiş, nakaratlar sıra değiştirmiş olsa da iç çekişler ve atmosfer hep aynı kalmış. Bu aynılık ve özgünlük de Kastamonu yiğitliğine gayet muvafık ve mutabık olsa gerektir.

Hüseyin Akın
(Kastamonu’nun Çanakkale Kahramanları kitabından)

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.