Saadet Partisi ve Ak Partinin 25 Yıldır Süren Siyasi Mücadelesi

“AĞANIN OĞLU” AKP İLE “FAKİRİN OĞLU” SAADET PARTİSİNİN 25 YILLIK AMANSIZ MÜCADELESİ

2003-2004-2007-2009 Seçimlerinde Erbakan Hocamız hayatta idi. Ve bu dört (4) seçime de SAADET PARTİSİ kendi logosuyla, amblemiyle, adayları ile tek başına girmişti. Erbakan hocamızda “SİYASİ YASAKLILIĞINDAN DOLAYI” resmi görevde olmasa da aktif görevindeydi her zaman ki gibi…

Bu dört seçimin tamamında biz SAADET PARTİLİLER; özellikle seçim gününün arefesinde çok daha yoğun olmak kaydıyla, Ak Partililerin “ SAKIN SAADETE OY VERMEYİN CHP’YE GİDER” veya “BOŞA GİDER” algısına, yalanına, hilesine, mesajlarına, seçim kampanyasına, özellikle seçime son bir hafta kala ortaya çıkan çarşaflı kadınların ev ev gezerek biz “SAADET PARTİSİNDEN GELİYORUZ BİZ KARAR ALDIK AK PARTİYE OY VERECEĞİZ” tuzaklarıyla nasıl baş edeceğimizi düşünerek ve moralimizi bozarak geçirirdik.

Hele birde “ERBAKAN HOCA GİZLİ AK PARTİLİ YALANINI” o kadar kullanıyorlardı ki baş etmenin imkanı olmuyor idi…

Nitekim edemedik de. Son hafta, hatta son gece bile “SAADETE VERİLMEYE KARAR VERİLEN OYLAR” hooooop Akp’ye gidiveriyordu bir şekilde. Tüm medya onların elinde, para bol, devletin tüm imkanlarını hoyratça kulanıyorlardı ve cemaatleri tabi. En büyük destekçileri de Fetö cemaatiydi o zamanlar. Eeeee onun için hileleri ve hurdaları bitmek bilmiyordu anlayacağınız.

Ak Parti seçimlere inanılmaz bir para desteği, devletin imkanları, işadamlarının milyon dolarlık bağışlarıyla, ata uçağıyla, medyanın yüzde 90’nının inanılmaz desteğiyle hazırlanırken SAADET PARTİSİ üyelerinden aldığı 5-10 TL lerle seçime hazırlanabiliyordu ancak.

Ak Parti Bayrak mı asacak. İlde, ilçede BELEDİYELERDE ne kadar VİNÇ varsa emirlerinde idi ve bunları TEPE TEPE KULLANIYORLARDI.

Saadet Partisi Bayrak mı asacak. Geçmiş seçimden sonra toplanıp, yıkatılan, ütülenen ve gelecek seçimler için en güzel yerde muhafaza edilen Saadet Partisi bayrakları; Önce 3-5 metre uzun bir merdiven bulacak, sonra o merdivenle gece yarılarına kadar direklere, ağaçlara ve binalara tırmanıp tek tek o bayrakları besmele çekerek, dua ederek asan çok samimi teşkilat mensupları..

Sabah birde kalkıp bakardık ki bizim bayraklar yine devletin ve belediyelerin imkanlarını kullanarak tek tek kesilivermiş ne hikmetse. Çünkü en güzel yerlere “SAADET BAYRAKLARI ASILMIŞ” Binlerce Akp bayrağı arasında “BİR TANE SAADET BAYRAĞI” daha çok görünüyor, daha çok süzülüyor ve daha çok göze hoş geliyordu. Eeee böyle olunca Akp’liler kıskanıyordu bu bereketli çalışmayı ve yırtıp yırtıp atıyorlardı bizim bayraklarımızı..

Ama bilmiyorlardı ki o yırtıkları sadece seçim bayrakları değildi.! O yırttıkları cebimizdeki 5 TL harçlık idi, çocuğumuzun rızkından artırdığımız alın terimiz idi, hanım veya kızımızın küpesiydi, kollarının bileziğiydi aslında.

Ama Ak Parti için bunların bir önemi yoktu. Çünkü onlar “AĞANIN OĞLUYDU” ve istedikleri mutlaka olmalıydı.!

İşte bu atmosferlerde 2003 Genel Seçiminde Saadet Partisi yüzde 2.5 oy almıştık, Akp ise 34.5 ve tek başına iktidar olmuştu.

Tüm bu hile, algı, tuzak, operasyon, paranın gücüne rağmen 2004 Yerel seçimlerinde Mardin Belediyesini kazanmıştık. Efsane başkan rahmetli Lütfi Kibiroğlu ile Eminönü belediyesi de Saadette idi ama ne döndüyse birden “AĞANIN OĞLU ALIVERMİŞTİ ELİMİZDEN.!”

Akp ilk kurulduğunda İstanbul’da Eminönü, Üsküdar ve Ümraniye belediye başkanlarını transfer edememişlerdi ama 2004 seçimlerinde hurra yüklenip, söküp almışlardı Saadetin elinden… Ah Efsane başkan rahmetli Lütfi Kibiroğlu ağabeyimiz kalkıp da konuşabilseydi de duysaydınız. İnşallah Lütfi abiden helallik almışlardır yoksa işleri çok zor.!

Mardin Belediyesine de seçimden sonra çullanıp birden transfer edivermişlerdi.

2009 Yılında da Şanlıurfa Büyükşehir belediyesini kazanmıştık. Gemiden inen bir daha gemiye binemez dedikleri halde gene de transfer etmişlerdi belediye başkanını.

2009 yılına kadar Trabzon Araklı ilçesi Saadet Partisinde idi, Başkanda Ümit Çebi idi, karşısına aynı aileden birini çıkardılar bu da yetmeyeceğini anlayınca  Seçimin arefesinde akşam saatlerinde Başbakan ve kurmayları özel uçaklarla, helikopterlerle Araklıya çıkarma yapıp tozu dumana katıp sonunda seçimi kazandılar.!

2004 – 2009 -2014 ve 2019 Yerel seçimlerinde il, ilçe ve belde olarak tahmini toplam 120-150 civarı belediye kazanmıştır Saadet Partisi, belki de daha fazla.. Çünkü bir seçimde 25-35 arası irili ufaklı belediye kazandığımızı hatırlıyorum.

2019 yılında Malatya’da bir ilçe belediyesini Saadet Partili ismin kazanacağı kesin gibiydi. Allem ettiler, kallem ettiler, büyük baskılar yaptılar ve seçim günü iki sandık görevlimiz katledip seçimi kazandılar. Ve bu kazanan hala görevde durabiliyor

2019’da 9 ilçe 11 belde kazanmıştık ama şuan elimizde Adana Kozan, Adıyaman Kahta ve Giresun Çanakçı olmak üzere 3-5 tane kaldı. Kahta belediyesini transfer edebilmek için adeta zulmettiler zulüm.! Bugüne kadar etinden tırnağından artırarak kazandığımız belediyelerin yüzde 90’ını “AĞANIN OĞLU” zenginliğine güvenerek, devletin tüm imkanlarını kullanarak ZORLA TRANSFER ETMİŞTİR bir şekilde. Çünkü AKP;  ağanın oğluydu, istediğini elde etmeliydi mutlaka..

Bakın şunu iddia ediyorum: Değil Saadet Partisi il ve ilçe belediyesi kazanması, bir köyde muhtarlık kazansaydı Akp ya o muhtarı transfer ederdi, ya o köyü, köy statüsünden çıkarırdı.! Yeter ki Saadet Partisi yaşamasın, yeter ki nefes almasın. Vallahi Kenan Evren bile bu kadar uğraşmamış ve zarar vermemiştir Milli Görüşe.!

Bir tarafta DEVLETİN TÜM İMKANLARINI kullanarak, Hazineden trilyonlar alarak, işadamlarında bağış adı altında milyon dolarlar alarak ve tüm medya gücünü kullanarak seçimlere giren Akp, diğer yandan üyelerinden 5-10-20 TL aidat toplayarak seçimlere giren Saadet Partisi. Ve buna rağmen kazanılan belediyeler ama onu dahi hazmedemeyen bir Akp zihniyeti. Vallahi bahsettikleri O Chp zihniyetinden daha beter bu zihniyet.!

Bakın; Kanal 7 var ya Kanal 7, Onu Erbakan hocamız kurdurdu. Akp bir şekilde kanalı ele geçirdi ve iktidara geldikten sonra Erbakan hocamızın bizzat kurdurduğu KANAL 7’ye ölene kadar 1 SANİYE EKRANA ÇIKARTTIRMADILAR.

Erbakan hocamızda Mehmet Haberal’ın kanalı olan KANAL B’ye çıkınca da ne hakaretler etmişlerdi hem de ne hakaretler… Bakmayın şimdi Erbakan hocamızı badem gözlü yaptıklarına.. Perinçek’e verdikleri imkanın yüzde birini bile hocalarına reva görmüyorlardı. Ah hocamızda çıkıp ta konuşabilse…

1994-95 Yıllarında Talat Halman adında bir yazar Milli Görüşü bir kez bölmek yetmez, 3-4’e bölmek gerekir demiş hatta üzerine beton dökülmesi gerekir demişti. İşte Akp, 20 Yıldır Milli Görüşün üzerine BETON DÖKMEK için elinden, ayağından ne geliyorsa yaptı yapmaya da devam ediyor. Bunları yaşayan, gören, bilen hatta bizzat zulmedilen bir çok kardeşimiz ise makam ve mevki uğruna tıpkı “CELLADINA – KAN DAVALISINA AŞIK OLAN KIZLAR GİBİ” Aşık olup koşa koşa gittiler AKP’ye

Mevlam hepsine HİDAYET VERSİN.!!!

20 Yıldır Saadet Partisinin BİR OY bile almasını engellemek için her türlü hileyi, hurdayı, algıyı yaptılar. Erbakan hocamızın sağlığında da yaptılar, şimdi hala daha da yapıyorlar.

Yıllardır tek başına seçime giren Saadet Partisine OY VERMEYİN CHP’YE GİDER YALANINI SÖYLEDİLER ve SÖYLETTİLER. Bunlara rağmen kazandığımız en ufak belediyeyi bile elimizden almayı kendilerine vazife edindiler. Doğu Perinçek’in Aydınlık Gazetesine verdikleri reklam desteğini bir zamanları ellerinden düşürmedikleri Milli Gazeteye ve TV5’e çok gördüler. Daha neleeeer neler….

İşte bu duygu ve düşüncelerle 14 Mayıs Pazar günü “OYUMU asaleten Saadet Partisine vekaleten CHP’ne ve Millet İttifakı Adayı sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na vereceğim.” Bu vesile ile CHP’ye giden oylar Saadete gidecek ve Saadet Partisi hem iktidar ortağı olacak hem de TBMM’de GRUP KURACAK İNŞALLAH ÜL AZİYM.!!!

Vesselam