enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp

Hastanelerdeki Sorunları Kim Çözecek (Sağlık Sistemi Çöktü mü?)

İktidar ve taraftarlarının en çok övündüğü konuların başında “SAĞLIK SİSTEMİ” geliyor. “Eskiden kuyruklar vardı şimdi yok” diyorlar. “Eczanelerde ilaç almak için kuyruklar vardı” şimdi bu da yok diyorlar.

Hastanelerdeki Sorunları Kim Çözecek (Sağlık Sistemi Çöktü mü?)
20 Ocak 2022 14:52
A+
A-

Peki doğru mu sizce?

Evet eskiden kuyruklar vardı doğru. Ancak bir insan sabahın köründe hastaneye gidiyor fiziki sıraya girip akşama kadar ne işi varsa ne muyenesi olmak istiyorsa ne röntgen çektirmek istiyorsa bir şekilde halledip geliyordu değil mi? Zahmetliydi ama 1-2 gün içinde o zahmetine karşılık almasını biliyordu.

Peki sıkıntılar yok muydu? Elbette var idi…

Ancak bugün geldiğimiz noktada her yere özel hastanelerde açılmasına rağmen sağlık sistemi adeta çökmüş durumda. Bu çöküşü sadece pandemiye de bağlamamak gerekir.

“Doktorlar memnun değil”
“Hemşireler memnun değil”
“Hastalar memnun değil”

İktidar sadece BİNA yapmakla sağlık sistemini değiştirdiğini ve geliştirdiğini düşünüyor. Evet çok güzel hastane binaları yapıldı. Allah razı olsun. Da o binaların içinde gerekli malzemeler yoksa, huzur yoksa, ümit yoksa o binalar ne işe yarayacak ki?

Nitekim yaramıyor.

Bir yıl önce annem felç geçirmişti. Tedavisi hala devam ediyor. Bu yıl köyden gelince tedavi gördüğü Başakşehir Çam Sakura Hastanesinden Nöroloji, Üroloji ve Ortopediden randevu alalım dedik. Ama sadece demiş olduk. Bir türlü alamadık. Bir ay sonra falan birinde aldık ama randevudan bir gün önce iptal mesajı geldi nedense? Daha sonra ürolojiden düşürdük. Randevuya gittik muayene olduk. Doktor Ultrason, idrar ve kan olmak üzere 3 tane tahlil verdi. Ultrason için vakitte geç olduğu için acelece gidip bilgi aldım.

Dedi hangi bölümden geliyorsunuz?

Üroloji bölümü dedim. Beyefendi şuan randevularımız full dolu. 15 gün kimseyi alamayacağız. 15 gün sonra gelin 2,5-3 ay sonraya randevu verebiliriz. İnanın aynen böyle oldu. Felç geçirmiş bir hasta ve ultrason için 2,5-3 ay sonraya randevu…

Ama artık eskisi gibi SIRA yok değil mi? Şimdi bu sıra olmuyor mu? Sıra olması için illa fiziki sıra mı olması gerekiyor?

İnanın bu şekilde bekleyen milyonlar var.

İşte size bir örnek daha;

600 bin nüfuslu Zonguldak’ta sadece bir onkolog (kanser uzmanı) kalmış. 14 saat çalışarak günde 80-100 kişiye bakmaya çalışıyor. Kuyrukta bekleyen teyze “bu da istifa ederse, yandık valla” diyor.

Memleketim Kastamonu’da ilçe hastanelerinin binaları vallahi dört dörtlük.. Her biri saray gibi. Gel gör içine girince işler birden değişiyor. Çünkü ya doktor yok!
Ya cihaz yok, veya da randevu yok yok yok..!

Eee ne olacak böyle? Ama olsun eskiden sıra vardı şimdi yok… Şimdi bu SIRA olmuyor mu sanki? Randevu sırası bekleyenler kuyruğa girse Türkiye’nin bir ucundan bir ucuna kuyruk rahat uzar gibi.

Bir ilçe devlet hastanesinde çalışan sağlık görevlisi ilçedeki hastanede tomografi-ultrason olmadığı için Kastamonu Şehir hastanesinden 2 ay sonraya randevu alabilmiş.

Düşünün sağlık çalışanı!

Ya gariban vatandaş ne yapacak? 2-3 ay sonraya

Parası varsa Anadolu hastanesine parası yoksa bekleyecek mecbur. Ama olsun SAĞLIK SİSTEMİMİZ çok gelişti çooook.!

Özel hastanelerde bir muayene 150 ile 300 TL arasında değişiyor. En basit bir kayıt açtırmak 1-2 tahlil al sana BİN LİRA.. Ama olsun sağlık sistemimiz çok gelişti çooook.

Geçen yıl Başakşehir Şehir hastanesinde annemin tedavisi nedeniyle uzun süre kaldık. Haliyle muhabbet ediyorsun, detaylara bakıyorsun doktorlar ve tüm personelde huzursuzluk hakim olduğunu gözlemleyebiliyorsun.

Çok güzel bir ŞEHİR HASTANESİ yapmışsın. İstanbul’un en iyi doktorlarını bu hastaneye almışsın. Bu da gayet doğru bir iş.. İşte Ak Partinin sorunu burada başlıyor.

Ne mi o sorun?

O doktorlar Çapa ve Cerrahpaşa vb. hastanelerden gitmişler. Yani transfer etmişsin. Normalda buralarda çalışan doktorlar ortalama maaşları 8 ile 10Bin dolayında ama döner sermayeden aldıklarıyla birlikte bu rakam 18 ile 22 Bin kadar çıkabiliyor. Sen şimdi 18-22Bin maaş alan doktoru alıyorsun ve Başakşehir Şehir hastanesine tayin ediyorsun. Ama orada döner sermaye olmadığı için doktorların maaşı 8-10 bin TL’ye iniveriyor. İşin daha da vahimi o çevrede de kiralar 5Bin’den başlıyor. Oraya tayinim çıktı diye öncesinde ev tutup taşınanlar maaşlarını ancak kiraya yetirebiliyorlar. Büyük sıkıntılar çıkıyor ve doktorlar 3 hafta kadar sessizce GREV yapıyorlar. Pandemi nedeniyle istifalar bu yüzden yasaklanıyor. Şehir hastanelerinin döner sermaye sorununu çözüm için TBMM’de görüşülüyor ama bir türlü çözülemiyor. Çünkü fizibilite çalışması yok!
Yasal altyapı yok!

Sadece BİNA yaptık mı yeter düşüncesi var. Ama yetmiyor işte. Algı bir yere kadar.

En sonunda Şehir Hastaneleri Sağlık Bilimleri üniversitesine bağlanıyor ve döner sermaye işine geçici çözüm bulunmuş oluyor. Ama geçici çözüm zannedersem çok işe yaramamış ki bu yılda sorunlar katlanarak devam ediyor. Çoğu doktor istifa edip ya özele ya yurtdışına gidiyor… Çalışanlar ise mutsuz ve huzursuz. Hiç bir çözüm yok diyorlar. Hastalar randevu alamıyorlar çoğu bölümde doktor ve cihaz yetersizliği var.

Şehir Hastanesinde 8-10 Bin TL maaş alan bir doktora özel bir hastane 25-30Bin TL maaş vermiş oda doğal olarak oraya gitmek zorunda kalmış.
Hangimiz gitmezdik peki?

Başta Şehir Hastaneleri olmak üzere tüm hastanelerde SORUN var hatta SORUNLAR var.

Ya Doktor yok..
Ya Randevu yok..
Ya cihaz yok..
Ya çalışanlar huzursuz..
Ya hastalar ümitsiz..

İşin kötü tarafı ise bunları çözmek için bir irade yok maalesef.!

Bunların biran önce çözülmesi gerekiyor. Lafla peynir gemisi yürümüyor. 8-10Bin maaş alan bir doktor 5Bin lira kira verirse o doktor doktorluk yapamaz! Birde üstüne dayak yiyor buda cabası ve ayrı bir sorun!

Bir doktor ev tutmaya gitti mi ev sahibi de nasıl olsa bu doktor diye 3 ise 5 istiyor.
Doktor ne yapsın gelen vuruyor giden vuruyor maalesef..!

Doktor, hemşire veya bir sağlık çalışanı arkadaşınız, akrabanız varsa hepsine “Bir dokunun Bin ah işitin” lütfen dertlerini dinlemeye ve anlamaya çalışınız. Körü körüne “SAĞLIK SİSTEMİNİ GELİŞTİRDİK” diye savunmayın ne olur. Biraz olsun halkın sorunlarını anlamaya çalışın yeter. Bu iktidar ne yaparsa yapsın hatta yapmasa bile AMBALAJINI ve TANITIMINI muhteşem bir şekilde yapıyor. Ancak asıl sorun o AMBALAJIN içinde ve TANITIMIN içinde.. Çünkü hiç bir şeyin sağlaması veya FİZİBİLİTESİ yapılmıyor. Devlet Planlama vb. teşkilatlarını yok edersen tek adam rejimine geçersen olacağı buydu zaten.

Düşünsenize yeni kurulan bir parti bile il, ilçe, mahalle ve köylerde teşkilatlanmaya çalışırken hatta sistem buna zorlarken Devlet Planlama, Hıfzı sıhha vb.devlet teşkilatları bir bir yok edildi ve yok edilmeye devam ediyor çok yazık..!

İktidar sürekli ağacın yapraklarını temizlemek ve cilalamakla vakit geçiriyor.

Halbuki bu “Ağacın kökü çürük kökü köküü köküüüüü”

Vesselam

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.