enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp

“Arabuluculuğun Önemi” Teşekkürler Sayın Cumhurbaşkanı (Peki Mustafa Kamalak niçin Suçlanmıştı?)

Rusya-Ukrayna arasındaki barış müzakerelerinin İstanbul’da yapılması üzerine doğal olarak dünya’da tüm gözler Türkiye’ye çevrildi. Savaşın başladığı günden beri arabulucu ve kolaylaştırıcı bir rol üstlenen Türkiye’nin konumu dünya basınında da geniş yer aldı.

“Arabuluculuğun Önemi” Teşekkürler Sayın Cumhurbaşkanı (Peki Mustafa Kamalak niçin Suçlanmıştı?)
4 Nisan 2022 15:37 | Son Güncellenme: 4 Nisan 2022 15:41
A+
A-

Özellikle ticari bağlarımızın çok kuvvetli olduğu iki ülke arasındaki savaş zaten bozuk olan ülkemizin ekonomisinin çok daha da bozulmasına sebep olması bekleniyordu ve hatta olmaya başlamıştı bile..

Gerçi her ne olursa olsun veya kim olursa olsun, Sivillerin ölmesi bombalanması insanı kahrediyor bir şekilde…Onun için şahsen sayın Cumhurbaşkanımızın yani Ülkemizin bu girişimini hem takdir ediyor hem de tebrik ediyorum.

Tabi doğal olarak bu girişim Ülkemizde de tüm kesimler tarafından takdirle karşılandı. Hem iktidar tarafı hem de muhalefet bu durumu çok olumlu karşıladı ve tebrik ettiler…

  • Demek ki iki ülke arasında savaşı engellemeye çalışmak çok önemliymiş.
  • Demek ki komşular arasında savaşı durdurmak takdire şayanmış..
  • Demek ki savaş çıkmaması için çaba sarf etmek gerekiyormuş..

EVET SAVAŞI DURDURMAYA ÇALIŞMAK KAHRAMANLIKTIR

Peki şimdi bu durumda biri veya birileri çıksa sayın Cumhurbaşkanını “KATİL PUTİNCİ” olmakla suçlasa ne olurdu? Çünkü tüm dünya Rusya’yı yani Putin’i suçlu gördü ve sivilleri, çocukları, kadınları katlettiğini söylediler. Nitekim de bu doğruydu da. Çünkü saldıran taraf Rusya yani Putin’di…

Şimdi buraya niçin geldim biliyor musunuz?

2012 yılında Türkiye ve Suriye arasında bir gerilim çıkmıştı. Özellikle Abd ve Rusya’nın tahrikleri ve taktikleri nerdeyse yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen Başbakan Tayyip Erdoğan ve Başkan Beşar Esad’ın yani iki kardeş ülkenin arasını birden bozuvermişti. İki ülke yöneticileri sağlıklı düşünemiyor ve birbirlerine REST çekiyorlardı. Gerçekten de durum çok kötüye gidiyordu ve çok vahimdi hepiniz hatırlarsınız o günleri…

İşte bu durumdan dolayı ve iki kardeş ülke arasında çıkacak savaşın sonucunu öngören ve yıllardır İslam Ülkelerinde çalışmalar yapan Saadet Partisi bir heyet kurarak gönüllü olarak iki ülke arasında arabuluculuğa soyunuverdi. Tıpkı bugün sayın Tayyip Erdoğan’ın yaptığı gibi…

BEN BİR FARK GÖREMİYORUM YA SİZ?

Saadet heyeti Suriye’yi ve Esad’ı ziyaret edip sorunları ve çözüm yollarını konuştular. Bu durumu hem bizim Dışişleri bakanlığımıza hem Başbakana hem de dönemin Cumhurbaşkanına raporlar hazırlayıp sundular. Endişelerini dile getirdiler ve adeta savaş çıkmaması için yalvardılar.

Saadet Partisi heyetinde şimdiki genel başkan Temel Karamollaoğlu‘da vardı. Dönemin Saadet Partisi genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak beyde bizzat Beşar Esad ile görüşmeye gitti.

  • Amaç iki ülke arasında arabuluculuk yapıp çıkabilecek savaşı durdurmakti.
  • Amaç kardeşi kardeşe kırdırmamaktı. Amaç iki ülkeyi dış tahriklere getirmemekti.
  • Amaç müslümanların zarar görmemesiydi.
  • Amaç ticari ilişkilerden kimsenin zarar görmemesiydi.
  • Amaç kimsenin burnunun kanamamasıydı.
  • İki kardeş ve müslüman ülkenin Abd ve Rusya’nın oyununa gelmemesiydi.

Hatta bu arabuluculuğa uygun olarak ta Esad’a tebliğ amaçlı hediye ettikleri tabloda “Sen af yolunu tut, iyiliği emret, cahillerden yüz çevir.” ayeti vardı.

O zaman Saadet Partisi Suriye’ye yani Esad’a kaçak göçek yollardan gitmemişti. Türkiye Cumhuriyeti devletinden, dış işlerine, başbakana ve Cumhurbaşkanına bilgiler verip gerekli izinler alıp öyle gitmişlerdi. Gidip dönünce de dosyalar halinde ülkeyi yönetenlere raporlar sunmuşlardı…

Ama gerginliği ve savaşı durdurmada başarılı olamadılar.

* Hatta olamadıkları gibide HAİN bile ilan edilmişlerdi.

* Hatta Esedçi ilan edilmişlerdi.

* Hatta Alay edilmişlerdi.

* Hatta SUÇLU ilan edilmişlerdi.

 

Peki Kimler tarafından mı?

Bugün Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşı durdurmak için arabuluculuk yapan sayın Cumhurbaşkanını bizzat KAHRAMAN ilan edenler tarafından..

  • Çünkü; O gün yandaş medya ve troller öyle istemişti de ondan.!
  • Çünkü; O gün Ak Partinin seçim kazanması gerekiyordu.
  • Çünkü; Abd ve Rusya öyle istiyordu.
  • Çünkü; Abd ve Rusya’dan beslenenler algı yapıyorlardı.

Şimdi diyecekler ki Esad katildi ama…

Tamamda Putin katil değil mi peki?

TÜRKİYE VE SURİYE SAVAŞININ SAHİBİ YOK!

Türkiye ve Suriye arasında savaş başlayalı yaklaşık 10 yıl oldu. 5 Milyon Suriyeli Türkiye’de, ölenler, yaralananlar ve mağdur olanların sayısı bile belli değil… Şu gün bu savaşı veya gerginliği savunabilecek kimse var mı ortada? Hükümetten veya Ak Partiden bir Allah’ın kulu çıkıp ta tek kelime edebiliyor mu baksanıza… YOK!

Hatta alttan alta diplomatik görüşmelerde mevcut. Zaten olması gerekende bu..!

Şimdi Türkiye ve Suriye arasındaki bu savaş iki ülkeye mi yoksa DIŞ GÜÇLERE Mİ YARADI? Kesinlikle DIŞ GÜÇLERE YARADI değil mi?

Peki o zaman iki ülkeyi yönetenler kendilerine verilen ev ödevini yırtıp atsalardı ve Saadet Partisinin bu arabuluculuğunu önemseyip tahriklere gelmeseydi bugün bu duruma düşmeseydik nasıl olurdu şimdi?

 

İşte o zaman Türkiye LİDER ÜLKE OLURDU.

Siyasette “Dün dündür bugün bugündür” ile ancak günü kurtarırsınız ama geleceği mahvedersiniz. Suriyede ettiğiniz gibi…

Rusya – Ukrayna savaşını durdurmak için olağanüstü mücadele eden sayın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bu tutumu ile KAHRAMAN oluyorsa ki oluyor. O zaman Saadet Partisi ve o gün ki Genel Başkanı sayın Prof. Dr. Mustafa Kamalak beyde bir KAHRAMANDIR.!

Bu konuda İki yüzlülüğe de, şarlatanlığa da, palyonçoluğa da ve trollüğe de gerek yoktur.!

Vesselam

Yorumlar
  1. Mahmut Aydın AKDEMİR dedi ki:

    Allah cc senden razı olsun kardeşim Bu ülkede halen doğruları söyleyen iyiliği emredip kötülükten sakındıra bir grup var hamdolsun Allah cc onlardan razı olsun selam ve dualarımla Allah cc emanet olun