O Toplu Açılışların Ekonomiye Hani Ne Faydası Var?
Ak Partinin 20 yıllık iktidarının nerdeyse 15 yılında Patates, Soğan, Domates sıkıntısı, stoklanması ve yetersizliğiyle geçti. Yani bahsettiğimiz şey akla kara bir şey değildi yani.. Ekim ve Kasım ayında duruma göre bakarsın. Bir yıl sonrayı planlarsın ne kadar ihtiyaç var ise ona göre çalışma yaparsın ve yaklaşık 5-6 ay sonra karşılığını alırsın bu kadar basit bir olay..
Ak Parti günü kurtarmak için yıllardır sürekli “Toplu Açılışlar” yaptı. Ve tüm istatistik rakamlarla işine geldiği gibi oynayarak ve algı yaparak işçinin, memurun, emeklinin hakkını yedi. Yıllık enflasyonu düşük gösterip zam oranlarını buna göre belirledi.
Yaptığı “Toplu Açılışları” da sanki fabrika açar gibi algı oluşturmaya çalışır ve bunda da çok başarılı olurdu. Hatta uzun süredir çalışan hatta daha önce açılmış bir iş yeri tekrar açılışa dahil ediliyordu.
Ancak bugün geldiğimiz noktada o Toplu Açılışların ekonomiye hiç bir katkısını göremiyoruz. Zaten görmemizin de imkanı yok ki..
Hani eskiden Erbakan hocamız “Ağır Sanayi” hamleri sebebiyle sürekli temel atma ve açılış törenleri düzenlermiş ya Ak Partide buna özenmiş olacak ki her il ve ilçe belediye 300, 400 hatta 500, 600 rakamlı toplu açılış törenleri düzenler ve günlerce de bunun reklamını yaparlardı. Kısaca “attıkları taş kurbağayı ürkütmezdi” ama öyle bir algı oluşturuyorlardı ki sanki memleketin her karış toprağına fabrika hatta fabrika yapan fabrikalar yapıyor hissi vermeye çalışıyorlardı.
Bu toplu açılışlar ancak günü kurtarıyordu ve seçim kazandırıyordu. Bu da zaten Ak Partiye yetiyor hatta artıyordu.
PEKİ O TOPLU AÇILIŞLARDA NELER VARDI
* Yenilenen otopark
* Cami duvarı
* Okul bahçesi
* Muhtarlık yeri
* Park düzenlemesi
* Millet Kıraathanesi
* Yüzme Tesisleri
* İmam Lojmanı
* İstinat duvarı
* Kaldırım düzenlemesi
* Sağlık Ocağı bahçesi
Bu ve buna benzer onlarca hatta yüzlerce açılışlar…
AK PARTİ HEP GÖSTERİŞ/RİYA SİYASETİ YAPTI
O şehirde açılışa götürmek için tüm camilerin önünden kalkan otobüsler, bilbord reklamları, gazete ve Tv reklamları derken tanıtıma harcadıkları para toplu açılış diye yaptıklarından çok daha masraflı oluyordu ama olsun imf’ye de borç bile verir duruma gelmiştik ya yetiyordu bize..!
2023 vizyonu oluşturup 20 bin dolar kişi başı gelir hedefi koyup bu vb. “toplu açılışlar” ile o hedeflerin tutmayacağını hepimiz biliyorduk ama kimseyi inandıramıyorduk. O toplu açılışların göz boyamaktan, gösteriş yapmaktan ve günü kurtarmaktan başka bir işe yaramayacağını anlamak için ekonomist veya siyasi uzman olmaya gerek yoktu ki zaten..
Hollandaya kızıp Portakal bıçaklamakla,
Abd’ye kızıp İphone kırmakla
Dolara kızıp dolar bozdurmakla ekonominin düzelmeyeceğini hepimiz biliyorduk aslında…
Birde Tarım politikası…
Ak Partinin 20 yıllık iktidarının nerdeyse 15 yılında Patates, Soğan, Domates sıkıntısı, stoklanması ve yetersizliğiyle geçti. Yani bahsettiğimiz şey akla kara bir şey değildi yani.. Ekim ve Kasım ayında duruma göre bakarsın. Bir yıl sonrayı planlarsın ne kadar ihtiyaç var ise ona göre çalışma yaparsın ve yaklaşık 5-6 ay sonra karşılığını alırsın bu kadar basit bir olay.. Soğan, Patates ve Domatesi Türkiye’nin neresine dikersen dik istersen ocak başına dik bunlar gene yetişir. Ama Ak Parti bu kadar basit bir konuda bile 20 yıldır hiç bir çözüm üretemedi maalesef. Ya toptancıyı, ya marketçiyi ya da halciyi suçladı. Yani hep karanlığa küfretti bir kibrit çakıp mum yakmak aklına gelmedi.! Cayır cayır yanan Suriye’den patates ithal ettik ya resmen akıl tutulması…
Türkiye gibi bir yerde Domates, Soğan ve Patates sorunu yaşamak ehliyet ve liyakat sorunudur başka bir şey değil. Tarım politikan olmayınca tanzimi kapatıp market açarsın ama yine faydası olmaz.
Yıllardır hep aynı şeyleri denemekten ve tekrarlamaktan bıkmadılar. Ekonomide ve Tarımda aynı hataları tekrar tekrar yaptılar ve hala yapmaya devam ediyorlar.
Hani Edison’un ampulü bulmak için 4999 deneme yaptığı rivayet edilir ya.. Yeter artık olmayacak herhalde diyenler olmuş ama edison kafasından 4.999’u silmiş O 5BİN’inci denemesini yapmış ve ampulü bulmuş…
Ak Parti; Ekonomiyi düzeltmek için 4.999 kez denediği ama beceremediği 4.999 metodu tekrar tekrar deniyor. Ya olmuyor işte artık aynı şeyleri deneme!
İşte geldipimiz nokta… Yerden yere vurduğunuz Türkiye 2000 yılında dünyanın 17.büyük ekonomisiydi 20 yıldır sizin yönettiğiniz Türkiye 2021 yılında 21. sıraya geriledi.
Ekonomi algılarla, hamasetle, şakşakçılarla, trollerle, yandaş medyanın palavlarıyla yönetilmez yönetemediniz de. Ekonomi, üretimle, liyakatli yöneticilerle, tarımla, muhalif medyayla ve gerçeklerle yönetilir.
Peki Ak Partinin bundan sonra Ne Yapması veya Neyi Denemesi Gerekiyor?
20 yıla yakın tek başına iktidar oldunuz. Hemde büyük çoğunlukla.. Halktan ne istediyseniz bu halk size verdi. Başkanlık istediniz başkanlıkta verdi. Ama siz bu halka söylediklerinizi yapamadınız. Başkanlığı verin dolarla nasıl mücadele edilir görün dediniz ama dolar 3 katına çıkmış oldu. Partinizin ismi Adalet ama adalet bırakmadınız. Kalkınma ama çakıldık kaldık. Sürekli Bakan ve MB Başkanı değiştirmekle de başarılı olamadınız ve mantıkla asla olamazsınız da.
Bundan sonra yapmanız gerekenler şeyler şunlardır
1- Demokrasilerde istifa etmek diye bir kültür vardır. Tarihe bakarsanız başarısız olmuş tüm hükümetler veya kişiler istifa ederler. Lütfen sizde istifa müessesini devreye sokunuz.
2- Çıkmaz sokağa girmişsiniz. İnatlaşarak o sokaktan çıkamazsınız. Çünkü çıkmaz sokak. Geri dönün ve yolda kırdıklarınızdan, döktüklerinizden ve hakkını yediklerinizden helallik alın ve sokağın en başına gelip biz bu işi beceremedik diye anahtarları Milli Görüş’e teslim ediniz.
3- Seçim kararı alıp güven, sükunet, huzur içinde bu ülkeyi seçime götürünüz. Kazanana da anahtarları teslim ediniz.
4- Ak Parti muhalefete düştükten sonra Ak Parti diye bir parti kalmayacağını Ak Partililer bizden daha iyi biliyor. Parti içi gruplaşmalar, çekişmeler, ayak oyunları Brezilya dizilerinden daha beter durumda… Muhalefete düşüp birbirinizle kavga edip birbirinizi yiyeceğinize seçim kararı alıp hiç sandığa gitmeden bu aziz milletle vedalaşın ve helallik alınız.!
Vesselam