LÜTFİ TÜRKKAN’IN KÜFÜRÜ
“Küpün içinde ne varsa dışarıya o sızar” (Mevlana)
Küfürü oldu olası sevmedim, etmedim küpün içine de biriktirmedim. Okulda arkadaşlar ya sen hiç mi küfür bilmiyorsun diye de sorarlardı.
2014 belediye seçimlerinde Saadet Partisi Kastamonu Taşköprü belediye başkan adayı olduğumda bizim oraların dillere destan olan küfürleri için elime geçen fırsatı küfür noktasında tebliğ amaçlı olarak her ortamda dilim döndüğünce anlatmaya ve hemşehrilerimi uyarmaya çalışmıştım…
Çokta güzel tepkilerde almıştım bu konuda…
Çünkü Küfür kalbi bitirir, karartır, pisler ve Kalbin etrafını sarar sarmalar ve kalp gözün kapanır.
Nasıl katarak gözü sardığında veya oluştuğunda o göz görmüyorsa küfürde kalbin etrafını sarar ve göz gibi ameliyatı da olmadığından kalp gözün kör olur ve öyle kalır maazallah.!
Küfürü yok şehit yakınına etti, yok gazilere etti gibi saçma sapan söylemlerle legalleştirmemek gerekir. Burada şehitler üzerinden hamaset yapmak ve tribünlere oynamak küfüre karşı olmadığınızı ıspat eder. Yani o küfür ettiği şehit yakını değil de normal bir insan olsaydı o küfürün edilmesi normal mi olacaktı sanki?
Küfür kime edilirse edilsin kim ederse etsin aynıdır.
Çünkü…
* Küfür etmek bir acziyettir.
* Küfür etmek ahlaksızlıktır.
* Küfür etmek zavallılıktır.
* Küfür etmek inançsızlıktır.
* Küfür etmek terbiyesizliktir.
Küfür; muhalif veya iktidar diye ayrılmamalıdır. Kim ederse etsin herkes aynı tepkiyi vermelidir. En azından burada kutuplaşmamak ve ayrışmamak gerekir.
FATIMALAR ARASINDA AYRIM OLMAMALIDIR!
Hani hırsızlık yapan Fatımanın annesi Peygamber efendimize kızını affedilmesi için yalvarır yakarır ya… Peygamber (s.a.v) efendimizin verdiği ve sürekli anlatılan o muhteşem cevap “DEĞİL SENİN KIZIN FATIMA BENİM KIZIM FATIMA’DA OLSA HIRSIZLIK YAPAN BU EL KESİLECEK” buyurmuş ya… Peki biz bu hadisin muhteşem “ADALETİN” neresindeyiz?
Bu sözü hepimiz anlatırız ama hangimiz tatbik edebiliriz?
Lütfi Türkkan’ın küfürü nedeniyle herkes bir şeyler yazıp çiziyor. Şunu sevinerek söyleyim muhalif kesimi destekleyenler bile Lütfi Türkkan’ın bu küfürüne karşı inanılmaz bir tepki gösterdiler ve gereğini yaptılar. Yani Ak Partiyi destekleyenler gibi savunma psikolojine girmediler. Bunun sonucunda da Lütfi Türkkan özür dilemek zorunda kaldı.
Ayasofya eski imamı muhterem Prof. Dr. Mehmet Boynukalın hocamızda bu konuda twiter adresinden bir paylaşım yaptı.
İşte o paylaşım…
“Şehitler ve aileleri mukaddes emanetlerdir. Kendilerine saygı göstermek gerekir. Bunu yapmayıp bir de küfreden #lütfütürkkanistifa etmeli ve meclisten ihraç edilmelidir.”
Şimdi bu eleştiriye kim karşı çıkabilir? Hiç kimse değil mi? Çünkü çok doğru bir tepki yapmış. Ancak hocamız “mukaddes emanetler” deyince işte FATIMALAR geliverdi aklıma ve bende twitin altına cevaben;
“Muhterem hocam vallahi çok haklısınız! Ancaaak bu ülkede; Kur’anı Kerim ile alay edenleri Büyükelçi yaptılar haberiniz olmadı mı? #LuetfueTuerkkanİstifa
Kur’anı Kerim ile Bakara-Makara diye alay edince ve eden kişi iktidardan olunca mukaddes emanetler niçin gelmiyor aklımıza.. O Kur’an ile alay eden kişi bugün hala büyükelçi. İstifa ettirilmesini bırak adeta ödüllendirildi.
Şimdi sayın Boynukalın hocama soru şu?
“Lütfi Türkkan Ak Partili vekil olsaydı yine de aynı tepkiyi gösterirmiydin” diye sormayacağım ama şunu sormadan da geçemeyeceğim.
Biz müslümanlar peygamberimizin her hadisini her anını çok güzel anlatıyoruz ve dinliyoruz da onun yaptıklarını ve uygulamalarını ne zaman tatbik edip uygulayıp yapacağız?
Vesselam