İslama Davet (Tebliğ) Nasıl Yapılır? (Tebliğ Metodları Nelerdir?)

İnsanları İslama davet etmeye ne denir? İslama davet nasıl olur? İslam’a davet etmek nedir? Peygamber efendimizin İslama davet metotları nelerdir? Tebliğ dinde ne demek? Tebliğ hukukta ne demek? Tebliğ görevi nedir kısaca? Tebliğ etmek ne demek?

Bismillahirrahmanirrahim;

İSLAM DAVETİNİ İNSANLIĞA ULAŞTIRMAK

Esselamü aleyküm! Değerli kardeşlerim!

Bütün hayır ve iyilikler İslam’dadır. Dünya ve ahiret saadetinin esasları İslam’dadır. İslam’dan başka bir yerde hakikat kaynağı yoktur. Müslüman olmak insana İslam davetini bütün insanlığa ulaştırma görevini yükler.

Mekke’de başlayan İslam daveti dalga dalga yayıldı ve Hudeybiye Barışı’ndan sonra başlayan davetle devlet başkanlarına, kabile reislerine elçiler gönderildi. Bütün insanlık İslam’a davet edildi. Davetini bütün insanlığa ulaştıran bir peygamberin ümmetiyiz.

Biz de Rasül’e inanıyor ve O’nu örnek alıyoruz, dediğimize göre hepimiz şartlarına göre İslam davetini yapma görevimizi ihmal etmemeliyiz. Bütün peygamberler bu görevi yaptı. Kur’an Kerim’de adı geçen 28 peygamber dışında başka peygamberler de var.

Şu ayet bunun delili: ” Sen’den önce de peygamberler gönderdik. Onlardan Sana kıssalarını anlattığımız kimseler de var; durumlarını Sana bildirmediklerimiz de!” (Mü’min Suresi, Ayet 78) Akaid kitapları tarih boyunca 124 bin peygamberin görev yaptığını haber verir.

DAVET ÖNCE EN YAKINLARIMIZA

Kardeşler! Allah Rasülü (s. a. v.) peygamberlik öncesi de güvenilir bir insandı. Muhammed’ül Emin idi. İlk vahiy geldikten sonra davet görevini en yakınlarından başladı: Hz. Hatice, Hz. Ebubekir, Hz. Ali, Hz. Zeyd bin Harise (r. a.) Biz de yakınlarımızı ihmal etmeyeceğiz.

Çünkü Rabbimiz “En yakınlarını uyar” (Şuara, 214) buyuruyor. Bundan sonra Allah Rasülü (s. a. v.) kavmini Ebu Kubeys Dağı’nda topladı. Safa Tepesi’nden “Ey Fihroğulları, ey Adiyyoğulları” diyerek tüm Kureyş soylarına seslendi. Kabile temsilcileri de hep oradaydı:

“”Ey Kureyşliler! Size şu dağın ardında düşman atlıları var, sizin üzerinize baskın yapacaklar, desem Bana inanır mısınız?” Topluluk bu soruya hep birlikte “İnanırız, Sen’in hiç yalanınızı duymadık” dediler. Bundan sonra Allah Rasülü (s. a. v.) şöyle devam etti:

“-O halde Ben size şiddetli bir azabın önünde uyarıcıyım.” deyince Ebu Lehep, “Yazıklar olsun Sana! Bizi bunun için mi buraya topladın” dedi. Allah Rasülü (s. a. v.) devam ederek onlara ilk mesajları verdi: “Ey Kureyş topluluğu! Kendinizi ateşten koruyun!”

HERKES BAŞININ TELAŞINA DÜŞECEK

Allah Rasülü (s. a. v.) devam etti: “Çünkü hesap gününde Ben’im size ne bir faydan dokunabilir, ne de bir zararım… Ey Muhammed’in kızı Fatıma! Sen de kendini cehennem ateşinden koru! Çünkü sana hesap gününde bir fayda ve zarar verebilecek bir imkanım yoktur.

Senin için ancak bir akrabalık bağım var. Dünyada yaşadığım sürece onun gereklerini yapacağım.” (Buhari) Kulun dünyadaki en önemli görevi Allah’ın dini üstün gelsin, diye çalışmaktır. Kur’an’da 500’den fazla cihat ayeti var. Bunlar, cihat ibadetinin önemini izaha yetiyor.

“Mü’min malıyla ve canıyla cihat edendir.” Tövbe Suresi, Ayet 41); “Ey inananlar, Allah yolunda cihat ediniz ki, kurtulasınız.” (Maide Suresi, Ayet 36); “Sizi cihat edip etmediğinizden dolayı deneyeceğiz.” (Ali İmran Suresi, Ayet 142″ gibi ayetler buna örnektir.

Allah Rasülü (s. a. v.) de “Cihada çağrıldığınız zaman koşunuz” (Müslim) buyurur. Çoğul kullanıldığına göre Allah’ın dini üstün gelsin, diye çalışma görevini hep birlikte yapacağız. Allah bizlere kolaylık versin! Allah’a emanet olunuz, benim can kardeşlerim!

Şakir Tarım
Gazeteci Yazar