enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp

Efsane Başbakan Erbakan Vefatının 11.Yılında Kastamonu’da Anıldı

Saadet Partisi Kastamonu İl Başkanlığı tarafından hazırlanan program, “Adil Devlet ve İnsanca Yaşam” temasıyla düzenlendi. Anma etkinliğine Milli Gazete Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş konuşmacı olarak katıldı. “Adil Devlet ve İnsanca Yaşam” temasıyla düzenlendi. Anma etkinliğine Milli Gazete Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş konuşmacı olarak katıldı.

Efsane Başbakan Erbakan Vefatının 11.Yılında Kastamonu’da Anıldı
1 Mart 2022 08:29 | Son Güncellenme: 1 Mart 2022 08:44
A+
A-

Saadet Partisi Kastamonu İl Başkanlığı programı Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı, merhum Erbakan’ın ve şehitlerimizin ruhları için okunan hatimlerin duasının yapıldığı ve Hocamızın hayatını yansıtan sinevizyonun izlendiği programın etkinliğine siyasi parti yöneticileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve çok sayıda izleyici katıldı.

28 ŞUBAT’IN BEDELİNİ ERBAKAN HOCAMIZ ÖDEDİ

27 Şubat 2011 tarihinde vefat eden Milli Görüş Lideri, 23. Türkiye Başbakanı, Saadet Partisi eski Genel Başkanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan vefatının 11’inci yılında Kastamonu’da Saadet Partisi başta olmak üzere Milli Görüş kuruluşları tarafından çeşitli anma ve anlama programları ile yâd ediliyor. Kastamonu’da anma programında Erbakan’ı anlatan Milli Gazete Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş, Vefanın adı Erbakandı. O bütün ümmetin lideriydi” dedi.

KENDİSİNİ DEĞİL, ZİHNİYETİNİ İKTİDAR YAPTI

“Adil Devlet ve İnsanca Yaşam” programında konuşan Milli Gazete Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş, Milli Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ı anlattı. Erbakan’ın kendisini değil, zihniyetini iktidara taşıdığını aktaran Kurdaş, Erbakan siyasette hiçbir zaman kişilerin şahsiyetini hedef almamıştır. Siyasette her zaman sevgi ve şefkatin timsali olmuştur. Sevgi ve şefkat ile birlikte hak ve batıl kavramını da getirmiştir” diye konuştu.

İSLAM DÜNYASI HAKEM KABUL EDİYORDU

Hocamız olsaydı bugün Ortadoğu da yaşananlara müsaade etmezdi diyen Mustafa Kurdaş, Suriye meselesinin ABD, Rusya NATO veya diğer batılı güçler ile çözülemeyeceğini belirterek, İslam ülkelerinin meselesi ümmetin meselesidir. Bütün İslam dünyasının Erbakan hocamıza büyük saygısı vardı. Aralarında ne zaman problem olsa hocamızın hakemliğini kabul eder, ona güvenirlerdi. Hocamızın etrafında her zaman bütün İslam dünyasından önde gelen isimleri, liderleri olurdu. İslam dünyası hocamıza çok inanıyor, güveniyordu. Filistin, Afganistan, Çeçenistan, Bosna davasının en büyük destekçisi hocamızdı. Suriye meselesinin bu noktaya gelmesine müsaade etmezdi. D-8’ i 11 ay içinde kurdu. Hocamız İslam Birleşmiş Milletlerini kurmayı çok istiyordu.

SECCADESİNİ ALIP BAŞBAKANLIKTA ŞÜKÜR NAMAZI KILDI

Erbakan Hoca’nın nezaket sahibi bir insan olduğunun da altını çizen Kurdaş, Mesut Yılmaz’dan başbakanlığı devralmaya giderken kimsenin siren çalmamasını ve kimsenin rahatsız edilmemesini istediğini ifade etti. Başbakan olduğunda ilk yaptığı işin hep makam arabasında bulunan seccadesini alıp başbakanlıkta iki rekât şükür namazı kılmak olduğunu söyleyen Kurdaş, başbakanlık özel kalem müdürünün ‘Sayın Başbakan’ım adet üzere nasıl bir başbakanlık masa ve koltuğu istersiniz’ önerisine “Burada iş yapacak olan biziz, koltuk ve masa değil. Adet üzere de olsa biz koltuk ve masanın değiştirilmesini istemiyoruz” diyerek özel kalem müdürünün önerisini geri çevirdiğini anlattı.

KASTAMONU BAŞTA OLMAK ÜZERE HER YERDE MİLLİ SANAYİ HAMLESİNİ BAŞLATTI

Türkiye’de sanayileşme hamlesinin Milli Görüş lideri ile başlayan önemli bir süreç olduğunu anlatan Kurdaş, Hocamızın iktidarlara ortak olduğu süreçlerde her zaman sanayi bakanlığını uhdesine almıştır. Çünkü hocamız Kastamonu’da örneklerini gördüğümüz milli sanayiye çok büyük önem verirdi. Hocamız özellikle savunma sanayine ayrı bir önem verir kendi tankımızı, uçağımızı silahımızı yapmamız için bütün gayretiyle çalışmıştır ve daima bunun önemine dikkat çekmiştir. Gümüş motoru bu niyetlerle kurmuştur. Fabrika kuran fabrikalar, makine yapan makineler yapılmasını hayal ederdi.

AYAKKABILARINA PENÇE ATTIRIRDI

Bugün karşı karşıya olduğumuz büyük sorunların çözümünün Milli Görüş liderinin sunduğu reçete olduğunu anlatan Milli Gazete Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş, Erbakan Hoca’nın hayatını anlatmaktan çok yaşadığını ve tanıklık ettiğini dile getirerek, Erbakan’ın çok nazik, kibar, insanlara saygılı ve son derece mütevazı olduğunu kaydetti.

ORANTISIZ GÜÇ VE GÖSTERİŞE GİRMEMİŞTİR

“Hoca’mız bize örnek olan bir insandı. Orantısız güç ve gösterişe hiç girmemiştir. Şatafata gösterişe önem vermezdi. Biz biliyoruz ki Erbakan Hoca bir ayakkabısına üç kere pençe attırır ve öyle kullanırdı. Yine gömleklerinin yakası yıprandığında terziye gönderir ters çevirtir ve öyle kullanırdı. Hoca’mız asla israf etmezdi. Bir A4 kâğıdını kullanabileceği kadar kullanır ve artan kâğıdı da asla atmazdı.”


 
MİLLETİN MALINA KARŞI ÇOK HASSASTI

Kurdaş, Erbakan Hoca’yla yaşadıkları anıyı şöyle aktardı: “Milletin malına karşı çok hassastı. Örtülü ödeneği kişisel veya şahsi kullanmadı. Ümmetin meselelerine odaklandı. Başbakan olduktan sonra Hoca’mızla çok seyahatlere gittik. Tabi biz de Milli Gazete olarak hocamızı daha iyi çekmek için iyi fotoğraf makineleri almak istiyoruz ve bu işin merkezi de Singapur. Hocamızın Singapur ziyaretinde özel kalem müdürünü biraz sıkıştırıp, ikisi İstanbul ikisi de Ankara olmak üzere dört tane fotoğraf makinesi aldırdık. Tabi her seyahat sonrası olduğu gibi Erbakan Hoca özel kalem müdürünü çağırıp “Getir bakalım ne kadar masraf ettik” dediğinde makine alındığını görünce “Biz geldiğimizde Başbakanlığın fotoğraf makineleri yok muydu?” diye sordu. Özel kalem müdürü de “Hocam bu makineler Milli Gazete’ye alındı” cevabını verince.  Hoca “Makineleri Başbakanlığa getirin” diyerek tarihi bir cevap verdi.

Saadet Partisi Kastamonu İl Başkanı Kadir Yalçın ise Erbakan’ın siyaseti şahsi menfaat gözetmeden yaptığını ve bunu kendi camiasına da öğrettiğini belirterek, “Erbakan Hoca’mız, ‘Bizim davamızda her bir kardeşimiz kendi kardeşi için ve kardeşinin menfaatleri ve huzuru için yaşar, bu da menfaati öldürmenin en güzel yoludur.’ derdi.” ifadelerini kullandı. Yalçın, Erbakan’ın, makam ve mevkilerin herhangi bir anlam ifade etmediğini yalnızca büyük mesuliyetler anlamına geldiğini anlatan bir devlet adamı olduğunu dile getirerek Erbakan hocamız vefaatının 11.nci yılında tüm Türkiye’yi birleştirmeye ve bütünleştirmeye devam ediyor dedi.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.