Alevlere Karşı Devlet Aklı: Yangını Nasıl Durdurur sunuz?
Orman yangınları artık sadece yaz aylarının değil, küresel iklim krizinin yakıcı gerçeği. Geçici çözümlerle değil, güçlü bir hava filosuyla, teknik donanımla ve bilimsel yöntemlerle bu mücadele kazanılabilir.

Yangınla Savaşta Sezonluk Ezberler Bize Yetmez
Orman yangınları artık yıllık değil, sezonluk da değil; artık neredeyse yıl boyu karşılaştığımız bir tehdit. Mayıs’tan Ekim’e uzayan yangın mevsimi, devletin bu alandaki tüm ezberlerini bozmalıdır. Bugün hâlâ kiralama yöntemiyle yangın söndürme uçakları bulmaya çalışmak, devlete sürekli kan kaybettiriyor.
Oysa hava araçları, pilotları, teknik ekipleri ve bakım süreçleriyle 12 ay boyunca desteklenmesi gereken bir altyapı gerektiriyor. Bu maliyetli ama ertelenemez bir yatırımdır. Çünkü artık birçok ülke, yangınla mücadelede kendi hava filosunu oluşturma yoluna gidiyor. Türkiye’nin de gecikmeden bu adımı atması gerekiyor.
Alev Alev Yanan Gerçeğimiz: Yangını Ancak Yangınla Durdurursunuz
Dünyanın en güçlü filosuna da sahip olsanız, eğer yangın kor ateşe dönüşmüşse, onun üzerine ne kadar su dökerseniz dökün, sonuç alamazsınız. Bu noktada, yangınla mücadelede bilimsel teknikler devreye girer: karşı ateş. Yani yangının önünü kesmek için, kontrollü şekilde yangın çıkarılır. Bu alanlarda tıraşlama yapılır, önleyici hatlar oluşturulur ve yangın, yangınla durdurulur.
Ancak geçmişte bu yöntemi uygulayan orman teknisyenlerini “yangın çıkarıyorlar” diye linç etmeye kalkanlar da oldu. Bilgisizlikle körüklenen bu tepkiler, yangınla mücadeleyi yavaşlatan en tehlikeli yangın türüdür: cehalet.

Yangın Girdabı: Ateşi Tanımadan Ateşle Mücadele Edilmez
Yangın girdabı nedir bilmeyen birine, bu felaketin ciddiyetini anlatmak kolay değil. 180 litrelik bir fıçıya odun koyup tutuşturduğunuzda bile ortaya çıkan sıcaklık, kontrolsüz bir enerji oluşturur. Düşünün ki ormanda bu hararet binlerce hektarı sardığında, ortaya çıkan enerji altı saatte Hiroşima’ya atılan atom bombasının enerjisine eş değer!
Böylesi bir güçle mücadele, sosyal medya linçleriyle değil; bilimle, teknikle ve deneyimle olur. Yangınla, sel felaketiyle mücadele ancak o yangının içine girmiş insanların ciddiyetini anlayan bir toplumla mümkündür.

Bakan Gayreti, Bürokrasi Sabotajı Aşabilir mi?
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, yangın sezonunda ciddi bir gayret içinde. Alanı tanıyor, bilimsel teknikleri benimsiyor. Ancak Türkiye’de bir gelenek var: Krizi yönetene değil, kriz sırasında ayakta kalana saldırmak. Dileriz ki bu kez o gelenek bozulur, liyakatli insanların önü kesilmez.
Yangınla mücadele, sosyal medya çağında sadece PR değil, strateji işidir. Ve bu strateji için artık kalıcı çözümler üretme zamanı çoktan gelmiştir.
Orman Yangınlarına Çözüm Önerisi
Orman yangınları ile ilgili olarak son söyleyeceğim şey şudur :
Orman bölgelerinde belirli mesafe aralıklarla su göletleri oluşturmak mutlaka şart…
Köylü meraya hayvan otlatmaya gider, hayvanları sulamak için dünya mesafeyi yürütür hayvana, bir Allah’ın kulunun aklına gelmez meranın içine bir kaç tane su kaynağı açmak oluşturmak…
Köy muhtarları mı yapacak bunu, nerdeee beline silahı tak, maaşı kap doğruu kaveye okeyin taşının gözüne vurmaya…
Ormanlık bölgelerde belirli aralıklarla açılacak göletler aynı zamanda yabani hayvanlar içinde büyük bir rahmet olacaktır…
Yangın esnasında önceden açılmış artezyen ve göletler muazzam fayda sağlar…
Bu kadar …