Huzur Sokağının Yazarı Şule Yüksel Şenler Kimdir? (İşte Şule Yüksel Şenler’in İbret Dolu Hayat Hikayesi)

Yazar, rol model ve mücadeleci bir kadın olan Şule Yüksel Şenler; Çocukluğunda okuma ve yazmayı çok severdi. Yüksel Şenler daha sonra bir Ermeni terzinin yanına giderek burada yeni moda kıyafetleri, yeni elbiseler, yeni giyim tarzları ve modellerini yakından inceleme fırsatı buldu. Şule Yüksel Şenler, başörtü modelinin ilk ilhamlarını bu terzinin yanında çalıştığı bu yıllarda almıştır.

Yeni İstanbul gazetesinin gençlik köşesinde yazmakta olan Şenler, aynı zamanda kadın gazetesinde ise “duruşlar ve görüşler” bölümünde de yazılar yayınlanır. Burada ‘Yüksel’ isminden dolayı erkek olmadığı anlaşılsın diye Yüksel isminin önüne bir kız adı koymak isterler ve o günden sonra artık adı tarihe geçecek Şule Yüksel Şenler olarak anılmaya başlar.

Şule Yüksel’in annesi; makyajlı, ojeli, şık ve modern giyinimli şapkalı bir hanımefendi idi. Hatta dans ve toplantılara da katılırdı. Şule Yüksel Şenler, ilk zamanlarda günümüz tabiriyle entelektüel yaşam süren, cool (havalı) bir kadındır. Abisi Özer bey dine yönelir ama annesi çok sert tepki gösterir. Ağabey Özer bey adını değiştirip ismini Üzeyir yapar. Ağabey Üzeyir hastalığa yakalanınca kardeşi Şule’den vasiyet niteliğinde örtünmesini ister. Şule Yüksel Şenler önce kabul etmez ancak abi Uzeyir, hiç olmazsa bir kere sohbete git der ölüm döşeğinde. Abisini kıramayan Şule Yüksel Şenler sohbete gitmeye karar verir ve gider de.

Gel zaman git zaman derken Şule Yüksel Şenler, bir gün ayna karşısında geçer. Bismillahirrahmanirrahim diyerek örtünür. Fakat ayna karşısına geçip ne kadar çirkin olduğunu düşünür ve hizmetçi gibi oldum diyerek herkes bana gerici yobaz gözüyle bakacak diye düşünür ama örtünmeye karar verir.

Ailesi ve akrabalarından çok büyük tepki alır. Her bir akraba Şule’nin böyle bir karar almasına şaşırır.

Şule Yüksel Şenler bu duruma çok üzülse de artık başında örtüsü ve pardesü ile çıkmaktadır. Daha sonra sohbetlere gitmesi içi annesini de ikna eder. Ağabey Üzeyir annesi ve Şule Yüksel’i namaz kılarken görünce çok şaşırır. Acaba namazla alay mı ediyorlar diye düşünür ve kızar da. Gerçeği öğrendiğinde ise gözyaşlarını tutamaz. Şule Yüksel’in içi iman ve huzur dolmuştur.

Artık Şule Yüksel modern şık ve örtülü bir kadın olur. Bir çok kişi etrafında toplanır. Çünkü hem örtülü hem de gayet şıktır.

Şule Yüksel Şenler; Dindar muhafazakar kadının sosyal hayata katılmasında öncülük etmiştir. Avrupa’da bile bu giyim tarzı çok konuşulmuştur. Birçok yabancı derginin kapağında da çıkar bu stil ve giyim tarzı..

Şule Yüksel’in, Türk edebiyatına kattığı çok önemli bir eserde Huzur sokağı kitabıdır. Sanki “Bir kitap okudum ve hayatım değişti” sözü bu kitap için söylenmiştir. Çünkü bu kitap binlerce insanın hayatını değiştirmesine vesile olan bir başucu kitabı ve rol model olmuştur. Bir çok insan bu kitaptan sonra hayatlarını değiştirip bambaşka bir kişi olmuşlardır.

Kitapta kullanılan dilin gücü ve canlı tasvirler, insanların kendi hayatlarına yön çizmesinde çok büyük destek olmuştur.

Çok ilgi gören Huzur Sokağı’nın yayınlandığı aynı yıl kitabın bir de filmi çekilir: BİRLEŞEN YOLLAR. Yönetmen koltuğunda Yücel Çakmaklı’nın oturduğu filmin başrol oyuncuları Türkan Şoray ve İzzet Günay’dır. Film, Türk Sinemasının köşe taşlarındandır.

2012-2014 yıllarında ise kitaptan esinlenerek aynı isim ile bir de 67 bölümlük Huzur Sokağı dizisi yayınlanmıştır.

1971 yılında Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay, “Sokaktaki örtülü kadın ve kızların öncüleri cezalarını çekecekler.” diyerek Şenler’i işaret etti. Şenler, “Cumhurbaşkanının Allah’tan ve milletten özür dilemesi gerektiğini” savundu ve cumhurbaşkanına hakaretten 13 ay 10 gün ceza aldı.

Şule Yüksel’in yazıları ciddi ilgi görmektedir. Konferanslara çıkmak için teklif gelir. İlk teklif Samsun’dan gelir ancak sadece kadınlara yönelik olacağını düşünen Şule Yüksel Şenler karşısında erkekleri de görünce şaşırır.

Ve 7 ayda tam 77 konferans verir. Saatler süren konferanslar çok büyük ilgi görmektedir. Dışlanmışlık içindeki kitleler Şule Yüksel’i bağrına basar ve özgüven kazanırlar. Memleketin her yerinde yüzlerce kız tesettüre bürünürler.

Eskişehir’de protesto etmeye kalkan solcu gençler bile ondan çok etkilenir ve pişmanlık içinde bizi İslam’ı yanlış anlatmışlar deyip kendisine teşekkür ederler.

Şule Yüksel’in de kendi ifadesiyle İslami uyanışın henüz kıpırdanış şeklinde olduğu bir dönem akranları gelinlik için çeyizlik yaparken o İslamiyet için şehir şehir dolaşır. Elinin hamuru ile neler yapabileceğini herkese gösterir. Şule Yüksel Şenler birçok genç kız ve genç erkeğin evlenmesine vesile olan kişidir aynı zamanda.

Bunlardan bir tanesi ise Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile Emine Erdoğan hanımefendidir. Şule Yüksel kendisi ilk evliliğinden boşanır uzun bir aradan sonra 2.evliğini yapar ama 11 yıl dayanabilmektedir 2. Eşi denilen kişi ona fiziksel şiddet uygulamaktadır. Eski dostlarını arar kimse oralı olmaz Hekimoğlu ismail dışında.. Yüz yüze hiç tanışmadıkları bu insan Şule Yüksel Şenler İslam’a hizmet etmiş bir kadındır onu bu halde yalnız bırakamayız diyerek yardım elini uzatır.  Şule Yüksel Şenler’in çocuğu yoktur ama o tüm başörtülülerin annesidir. (Siz benim hayalimsiniz benim rüyalarımı süsleyen lisesiniz kıyamet günü siz olmadan cennete girmeyeceğim) der kimse için tutmaz yaşadığı faturanın acısı kimseye kesmez .

Üzüldüğü çok şey vardır gençlerin kitap okuma işi namaz hassasiyetlerinin düşük oluşu onu üzmektedir o teşekkür kadar namazı da baş tacı etmiş ve vurgulamıştır.

Bir de yok şuan kapalı annelerin açık kızlarının olması gençliğin ızdırabının olduğu dönemlerde genelde anneler açık gençler kapalıydı bugün ne yazık ki o kapalı annelerden bir kısmı kızları ya açık ya da açıktan beter güya kapalı en çok kederlendiğinde örtünün değişmesiydi tesettürün içini boşalttılar diyordu.

Şule Yüksel ömrünün son zamanlarını hastalık ile geçirdi. İlk evliliğinden dolayı aldığı darbelerden ötürü beyni hasar görmüş ve çoğu zaman uyuyamıyordu. Sabahları uzun uzum ağlamaktadır. Ve Uzun bir süre yoğun bakımda da kalmıştır. 29 Ağustos 2019 tarihinde 81 yaşında en sevdiğine Rabbine kavuşmuştur.

Gençliğinde bir Cumhurbaşkanı yüzünden haksızca hapis yatmış ve burada da vereme yakalanan Şule Yüksel Şenler’in tabutu; bu kez bir Cumhurbaşkanının omuzunda son yolculuğuna uğurlanmış ve ebedi aleme göçmüştür.

29 Ağustos 2019 tarihinde Baykar’da staj yaparken stajer odasında aldığım bu haber ile çok üzülmüştüm. Yanımdaki arkadaşlarım durumu anlattım ertesi gün için izin alıp Eyüp Sultan camii’ne cenazesine katıldım. Yüz yüze görüşemezsek de Şule teyzenin cenazesine katılıp son yolculuğuna uğurlamayı bir vazife olarak gördüm.

Annem yıllar önce kendisi ile ‘Bosna Savaşı’ sırasında Bosna’ya yardım kermesinde karşılaşır ve orada görüşmüşler. Ama benim onu tanımama vesile olan ve Şule teyzeyi bana anlatan kişi Demet Tezcan teyzemdir. Kendisi üzerimde çok büyük emeği vardır. Şöyle ki; Yüksel Şenler kitabını imzalayıp bana vermiştir. Şule Yüksel Şenler’in hayatındaki önemli noktaları bizzat Demet teyzenin kendisinden dinleyerek istifade ettim. Demet teyze de, Şule teyzenin kendisinden dinlediklerini bana aktardı.

Mirasını hakkı ile taşıyabilmek duası ile Şule Yüksel Şenler teyze öyle bir meşale yaktı ki inşallah kıyamete kadar bu meşale sönmeyecektir.!

Yazan: Ahmet Köse