Tekkeyi Bekleyen Çorbayı İçsin: Taşköprü Esnafının Gözü Sarımsak Festivali’nde
Yıllardır Taşköprü’nün yükünü omuzlayan yerli esnaf, 35. Uluslararası Taşköprü Sarımsak Festivali’ni umutla bekliyor. Ancak bu festivalde esas kazanan yine dışarıdan gelenler mi olacak, yoksa yüzü gülen bu kez Taşköprülü mü olacak?

Kışın İncinsen de, Festivalde Gül Taşköprü Esnafı
Taşköprü’nün kışı sessizdir, dükkanlar boş, sokaklar tenha, pazarlar cılız. Nüfus 20-25 binlere kadar düşer. Esnaf yıl boyunca işsizlikle, ekonomik darboğazla mücadele eder. Tam da bu nedenle, her yıl düzenlenen Sarımsak Festivali onlar için bir nefes alma, bir sezonu telafi etme fırsatıdır. Ancak son yıllarda görüldü ki, festivalde çorbayı içen başkaları oluyor: dışarıdan gelen seyyar satıcılar.

Seyyar Satıcılar Değil, Taşköprü’nün Emektarları Kazansın
Geçmiş yıllarda yaşananlar hafızalarda: kimliği belirsiz ürünler, domuz eti şüphesiyle kaybolan satıcılar, kalitesiz tekstil ürünleri, sağlıksız gıda tezgâhları… Hepsi festivalin adını zedeleyen, yerli esnafı mağdur eden olaylar. Oysa Taşköprü esnafı burada, yılın her günü burada. Bu festival onların sırtındaki yükü hafifletmeli.
Taşköprü Belediyesi, kaymakamlık, zabıta ve emniyet birimleri koordineli hareket etmeli. Gıda ve tekstil satışlarında dışarıdan gelenler değil, ilçeye hizmet edenler yer almalı. Bu amaçla, yerel esnaftan oluşan bir komisyon kurulmalı; satış alanları adaletli ve denetimli biçimde dağıtılmalı.

Birlik Olunmalı: “Hep Bana” Değil, “Bir Sana Bir Bana”
Bu festival sadece satış yapmak değil, aynı zamanda birlikte kazanmak demek. Taşköprü esnafı arasında dayanışma kültürü öne çıkarılmalı. Bir esnaf bir gün çok sattıysa, diğer esnaf arkadaşlarına da yönlendirme yapmalı. “Ben yeterince sattım, sıra komşumda” diyebilmeli. Ahilik ruhu, paylaşma ve destek kültürü bu festivalin manevi temelini oluşturmalı.
Ayrıca esnafa da önemli sorumluluklar düşüyor:
• Misafir gibi gelen ziyaretçiye ev sahibi gibi davranmak.
• Kazıklamamak, sahte ürün satmamak.
• Çin, Antep, Maraş sarımsağını “Taşköprü Sarımsağı” diye satmamak.
• Fiyat istikrarına riayet etmek. Su 10 TL ise 10 TL’ye, sarımsak 200 TL ise 200 TL’ye satılmalı ve kimse kazıklanmamalı.
Çünkü Taşköprü’ye gelen herkes, bu ilçeye bir misafir olarak geliyor. Evimize gelen bir misafire nasıl saygı gösteriyorsak, bu insanlara da öyle davranmak hem ahlaki hem insani hem de kültürel bir sorumluluktur. “Beni kazıkladılar” cümlesi bu festivalin ardından kimsenin dilinden çıkmamalı. Ne Taşköprü’nün adı kirlenmeli ne de yüzü kızarmalı.

Herkes Kazansın Ama Önce Taşköprülü Kazansın
Eğer bir havuz sistemi kurulursa, esnaf ortak bir ürün yelpazesiyle ve uygun fiyat politikasıyla güç birliği yapabilir. Kastamonu’dan takviye esnaf desteği alınabilir ancak öncelik Taşköprü’de yaşayan ve çalışanlarda olmalı. Pazarlarda kim ne satıyorsa, o tezgâhta Taşköprü’nün yüzü olmalı.
Salı ve Cuma günleri ilçeye düzenli olarak gelen esnafa da imkan tanınmalı, ancak sahipsiz, denetimsiz, günübirlik tezgâhlara asla izin verilmemeli. Çünkü bu sadece ekonomik bir mesele değil; aynı zamanda halk sağlığı, güvenlik ve kültürel değerlerle doğrudan ilişkili bir konu.
Zehir Satılmasın, Umutlar Satılsın
Uyuşturucu, kaçak içki, fuhuş gibi riskler festivallerin karanlık yüzü olabilir. Bir kişinin bile burnu kanamadan, bir çocuğun bile kötü alışkanlığa bulaşmadan bu festival tamamlanmalı. Bu sorumluluk sadece güvenlik güçlerinde değil; organize eden kurumların tamamında.

Tekkeyi Bekleyen, Çorbayı İçmeli
Taşköprü esnafı yıl boyunca sabırla bekliyor. Yağmurda, karda, sessizlikte. O nedenle çorbayı içmesi gerekenler onlar. Festivalin kaymağını dışarıdan gelenler değil, yıllardır bu topraklara hizmet edenler yemeli. Bu sadece bir festival değil; bir vefa sınavı. Taşköprü bunu hak ediyor.
Sanatçılar Geldikleri Yeri Hatırlayarak Sahneye Çıksınlar
Bir kaç kelam da festivale katılan sanatçılara; Ya ne olur, nereden geldiğinizi hatırlayarak sahneye çıkın. Kendinizi başkalaştırmayın, binlerce gence adam gibi rol model olun. Her tarafınız dövmeli, baldır bacak açık ve yırtık pırtık, gökkuşağı gibi rengarek giyim tarzıyla şu zor günlerde sanki hiç bir şey yokmuş gibi gamsız olmayın lütfen.! Geldiğiniz yeri, buram buram Anadolu kokan anne ve babanızı hatırlayarak edebinizle gençlere örnek olmaya gayret ediniz lütfen.
Bu vesile ile Taşköprü Sarımsak Festivalinin ilçemize, memleketimize hayırlar getirmesini ümit ve niyaz ederim.
Selam ve dua ile…
Ertuğrul Köse