İslam, İnsanı Yaşatmayı Amaçlar
İslam dini insanın can, akıl, inanç, nesil ve malının korunmasını teminat altına alır. İnsan öldürmek “kebair” adı verilen büyük günahlar arasında sayılmıştır. Yaşama hakkı her Allah’ın kuluna verilmiştir. Hiç kimse insanın bu hakkını onun elinden alamaz..
Bismillahirrahmanirrahim;
İSLAM, İNSANI YAŞATMAYI AMAÇLAR
Esselamü aleyküm! Kıymetli kardeşlerim! Dünyada Allah’ın yarattığı en kıymetli varlık insandır. Ona akıl, irade, emanet gibi çok önemli cevherlerle donatmış, bütün varlıkları insanın hizmetine vermiştir. Bütün emir ve yasaklar insanın bu değerinin korunması içindir.
İslam dini insanın can, akıl, inanç, nesil ve malının korunmasını teminat altına alır. İnsan öldürmek “kebair” adı verilen büyük günahlar arasında sayılmıştır. Yaşama hakkı her Allah’ın kuluna verilmiştir. Hiç kimse insanın bu hakkını onun elinden alamaz..
Kur’an’da şöyle buyrulur: “Haklı bir sebep olmadıkça Allah’ın haram kıldığı cana kıymayın.” (İsra Suresi, Ayet 33) Haklı sebep de insanın canını, malını, inancını yok etmek isteyen düşman ordusudur. Savaşta bu değerleri yok etmek isteyenlerin öldürülmesi gerekir.
Cana kıymak insanlık suçudur. Bir insanı öldürmek, bütün insanlığı öldürmek gibidir. Efendimiz (s. a. v.) şöyle buyurur: “Kıyamet gününde insanlara arasında ilk görülecek hesap kan davasıdır.” (Buhari) Dinini, malını ve değerlerini korurken ölen kişi şehittir.
RÜŞVET VE FAİZ DE YASAKLANMIŞTIR
Kardeşler! İnsanın değerlerini sarsan, tabii işleyişi ortadan kaldıran iki haram rüşvet ve faizdir. Rüşvet, yaptırılmak istenen bir iş konusunda kolaylık ve öncelik sağlanması için karşısındakine verilen mal ve paradır. Bu konuda aracı olan da aynı haramı işlemiş gibidir.
Rüşvet haklıyı haksız, haksızı haklı gösterir. Adaleti yok eder. Rüşvet, kişiler için olduğu kadar, toplum için de çok kötü sonuçlar doğurur. Güven kaybolur. Haksızlık artar. Sosyal düzen bozulur. Allah Rasülü (s. a. v.) “Rüşvet alan da veren de cehennemdedir” buyurur.
Faiz ise, bir mal veya paranın artırılarak geri ödenmesidir. Yüz lira olarak alınan borcun 120 lira olarak ödenmesi gibi. Faiz bir sistemdir. Kişiler arasında olduğu gibi kurulu bir sistem olarak da işler. Öyle hileler yapılır ki, fakirler faiz ödediğini bile bilmez.
Alınan faiz masrafa yazılır. Satılan malın içine girer. Faiz kırk çeşit belanın mikrobudur. Faiz tuzağına düşen toplumlar ne yapsalar belalardan kurtulamazlar. Tek çıkış yolu faizi terk etmektir. Allah, faiz yolunu tutanlara “Allah’a ve Rasülü’ne savaş açanlar” olarak anlatır.
Bir ayette de, “Faiz yiyen kimseler kabirlerinden tıpkı şeytan çarpmış kimseler gibi çarpılmış olarak kalkarlar. Onların bu durumu, faiz de alış veriş gibidir, demelerindendir. Oysa ki, Allah alış verişi helal, faizi haram kıldı.” Faiz, fakir ve zengin arasında büyük uçurum oluşturur.
ALLAH KATINDA ÜSTÜNLÜK TAKVADADIR
Kardeşler! İnsanların ırk, soy, kavim sebebi ile birbirlerine üstün değildir. Üstünlük helal-haram sınırlarını korumakta, takvadadır. Ebu Zer, Bilal’e (r. a.) “Siyahın oğlu” demişti. Allah Rasülü bunu duydu, Ebu Zer’e dedi ki: “Ey Ebu Zer! Onu annesi sebebi ile mi ayıpladın?
Demek ki, sende hala cahiliye dönemi izleri var! Köle kardeşleriniz, Allah’ın sizin emrinize verdiği hizmetçilerinizdir. Her kimin kardeşi emri altında bulunursa, onu yediğinden yedirsin, giydiğinden giydirsin. Onlara güçlerini aşan şeyler yüklemeyin.
Eğer ağır işler yüklerseniz onlara yardım edin.” (Buhari) Allah Rasülü bir hutbesinde anlattı: “Ey insanlar! Bilesiniz ki, Rabbiniz bir, atanız da birdir. Arab’ın Arap olmayana; Arap olmayanın da Arap olana, beyazı siyaha bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük takvadadır.” (Müsned)
Bir Hadis: “Ümmetimde cahiliyeden adetlerinden kalma asaletle övünme, soyları kötüleme, yıldızlarla yardım isteme bağıra çağıra ölüye yas tutma adetlerini kolay kolay bırakamıyorlar.” (Müslim) Allah arınanlardan eylesin! Allah’a emanet olunuz, can kardeşlerim!
Şakir Tarım
Gazeteci Yazar